Yazmak, yazanı bulmak, okuyucu ve halk ile buluşturmak ?! kolay değil, hem Türkiye’de hem KKTC’de …
Her ülkenin mutlaka kültür kuşları vardır, bu kuşlar uçtukları yerlere hem YEM götürür hem oralarda YEM ararlar… Buldukları YEM yenilecek ve yedirilecek cinsten ise, kendileri huzurlu, gönülleri rahat, YAZMALARI isabetli olur…
Çanakkale’nin Kültür Kuşlarını kavga ettirmeden buluşturan KAŞIKÇI’NIN kaşığında neler var, bakalım…
Atatürk’ün Türk Kadınına verdiği değerlerden Türk kültürünün temel taşlarından biri olarak bakış açısından hareketle yolan çıkan Kaşıkçı, hem kendisi yazarak (20’nin üzerinde kitabına imza atıp yayınlayarak) hem yazanları bir araya getirip yazma ve yazdırma gücünü artırarak, ÖNEMLİ bir etkinliğe İMZA atması-attırması Türk Kültüründeki yerlerini tespit edip süreklilik kazandırması açısından Kilitbahir’deki KAŞIKÇI DEDE’den EL almış olabilir diye de düşünmek gerek..!?
Etkinliğin adı İMZA GÜNÜ ,”Çanakkale’nin Kültür Kuşlarının Buluşması” 12 Eylül 2024 Perşembe günü olup bu günün ONURSAL konuğu, aslen Çanakkale Bigalı olan 45 yıldır Kuzey Kıbrıs’ta yaşayıp öğretmenlik, gazetecilik, TV program yayıncılığı yapan AYŞE TURAL idi…
“Kadınların da erkekler gibi eğitim görmesi, çalışması, üretime katılması ve siyasi hayatta yer alması Atatürk’ün en büyük projelerindendir.
Atatürk bir konuşmasında:
‘Bu hakların kadınlara bir lütuf olarak verilmediğini, kurtuluş hareketi içinde yer alan, ülkesinin bağımsızlığı için mücadele eden kadınların kurtuluşu olarak verildiğini’ belirtir.
‘Kadınlarımız için asıl mücadele alanı ve zafer kazanılması gereken alan ışıkla, bilgi ve kültürle, gerçek faziletle süslenip donanmaktır’der. Bu ifade çağdaş bir toplumda eğitimle kazanılan özelliklerin kadınlar için de ne kadar önemli olduğunu belirtmektedir.“ https://www.happy-ik.com/Ataturkun-Turk-Kad%C4%B1nlarina-Verdigi-Onem
HIRSLAR, harsımızı (kültürümüzü) bozmadan, insanların insanları (kadınlarıın kadınları) ezmesine fırsat vermeden toplumdaki yerlerini bilmeleri evde-ailede, toplumda eğitici-öğretici kültür yapısını bozmadan katkılarını yazarak-konuşarak tartışmaları Türkiye Türkçesi’ni yerinde (yani-siz,hani-siz, aynen-siz) kullanarak katkılarını devam ettirmeleri hem dileğimiz hem görmek istediklerimizdir.
Kadınlarımızı tanımak mı ?!...
“Tanımak fiilini söylemek kolay, ama uygulamak zor… Tanımak için gözlem gerek, gözlem için bakmasını bilmen gerek, bakmayı bildin mi, görmen gerek; gördüğünü bulman gerek… Tanımak için anlaman gerek, anlamak için de yaşamak gerek…!
KKTC’de Kıbrıslı Türklerin içinde özgüvenli kadınların, yetişerek gelenlerin, yetiştirdiği çocuklardan özellikle kızlarına ayakları üzerinde durma ve kendi olma alışkanlığı çok yaygın olup, özlediğimiz-beklediğimiz, kendilerine gıpta ile baktığımız, bir kişilik aşaması içinde takdir ettiğimiz DURUŞTUR.” (yenisebinkarahisar.net/yazarlar-hayrettin)
Etkinliğe katılan KÜLTÜR KUŞLARIMIZDAN kitap ve yazar isimleriyle elimdeki yayınlarla (isimlerini vermediklerimden özürle) sonlayalım mı ?...
Başta Ahmet KAŞIKÇI arkadaşımızın, kitap isimlerini okurları ve takipçileri biliyor. Dün sohbet edip kitaplarını aldığımız ve hediye ederek imzalayarak nezaketleriyle buluştuklarımız:
“Elif” isimli kitabıyla, Reyhan Yıldız. EREN, “Dünden Bugüne Köşe Taşlarım ve Didar” Gürsel KOYUNCU, “Hadi Gülümse, Zaman Geçer Ses Kalır” Belgin BIYIKOĞLU, “Mazi Arkeolojisi” Turgut ÇAMER, Resim (bilhasa KUMAŞLI) çalışmalarıyla hayranlık yaratan ÇAN’lı bayan sanatçı ile “Hayatın İçinden” Ayşe TURAL…
Bu yazarlara-çizerlere, piyano resitali veren genç kardeşimiz ile Azerbaycanlı sanatçı eşlere tüm katılanlara TEŞEKKÜR ediyor, her birine selam-sevgi ve saygılarımı buradan göndermek istiyorum…
Çanakkale’den SEVGİLERLE !...
16.09.2024
Dr. Hayrettin Parlakyıldız
Akademisyen, Araştırmacı- Köşeyazarı
E-posta: [email protected]
