Mısır mitolojisinde oldukça önemli bir yere sahip olan İsis kimdir geçenlerde merak ettiğim bu konuyu ele aldım.


İsis, Mısır dilinde Aset ya da Esi, Eski Mısır’da en önemli tanrıçalardan biridir. İsis sözcüğü Mısır hiyeroglifinde “taht”ı simgeleyen karakterin Yunanca biçimidir. “Taht” dişil bir sözcük olduğundan, İsis bir kadın biçiminde, firavunun annesi olarak kişileştirilmiştir. Gerçekten de Eski Mısır dininde firavun tahtı firavunların yaratıcısı sayılır.
İsis kültü üzerine çok az şey bilinmektedir. Piramit Metinleri’nde (İÖ y. 2375-2200) İsis’ten öldürülen kocası Tanrı Osiris için yas tutan biri olarak söz edilir. Efsaneye göre İsis ölü kocasının bedeninin parçalarını bulup bir araya getirir, cenazesinde en çok o yas tutar ve gücü sayesinde kralı yeniden yaşama döndürür.
Bir başka öyküye göre de, oğlu Horus’u kocası Osiris’in öcünü alabilecek yaşa gelene değin, kocasının katili Set’den (Seth) saklar. Ama aynı zamanda Set’in kız kardeşi olduğundan, Horus ile Set arasındaki çatışmada kimin tarafını tutacağına karar veremez. Bazı öykülerde kardeşi Set’e acıdığı için Horus tarafından kafası kesilerek öldürüldüğü anlatılırsa da, halk arasında yaygın olan inanca göre İsis ile Horus örnek bir ana-oğul ilişkisi içindedir. İsis’in en büyük özelliği büyücülük gücünün öteki tanrılardan daha fazla olmasıdır.

Tanrıça İsis
Bu gücünün yardımıyla hastalan iyileştirir, Neftis (Nephthys), Neith ve Selkis adlı tanrıçalarla birlikte ölüleri korur, Ölüler Tanrısı Anubis’e bile boyun eğdirir.
Öte yandan bir ana tanrıça olarak, benzer özelliklere sahip öbür tanrıçalarla özdeşleştirilmiş, Horus ile adı “Horus’un Kalesi” anlamına gelen Tanrıça Hathor arasındaki ilişkiden dolayı bu tanrıçayla da aralarında benzerlikler kurulmuştur. Tanrılarla yıldızlar arasında ilişki kuran yoruma göre de Sothis ya da Akyıldız (Sirius) ile eş tutulmuştur.
İsis, başının üzerinde hiyeroglif yazısında “taht” sözcüğünü simgeleyen karakterin bulunduğu bir kadın olarak tasvir edilir; bu tasvirlerde tek başına ya da kucağında oğlu Horus’la birlikte tahta oturmuş ya da bir tabutun önüne diz çökmüştür. İsis kültü, büyük olasılıkla Aşağı Mısır’da ortaya çıktı ve zamanla bütün ülkeye yayıldı. Ahmim’ de, Bereket Tanrısı Min’in “anne“si olarak kabul edilen İsis, İskenderiye’de ise “denizcilerin koruyucusu” olarak nitelendirildi ve ülkenin her köşesinde adına tapınaklar dikildi. İsis kültü sonraki yıllarda Nübye’ye ve Akdeniz kıyılarına yayıldı. Helenistik dönemde ise Eski Yunan’daki ünlü Eleusis Mysterionlarına benzeyen bir İsis ve Osiris kültü gelişti.