Necdet ağabeyi Hastanebayır’ında ki Necip Paşa Camiinde ikindi namazına girmek üzere yakaladım.
Beni görünce şaşırdı. Ne o İsmail namazını kıl ben seni beklerim dedim. Neyse Allah kabul etsin namazdan sonra caminin bahçesine oturduk.
Çay söyledi.
Hayrola İsmail beni arayıp soruyormuşsun. Bende merak ettim telefonun olsa idi seni ben arayacaktım.
Benim Necdet ağabey ile dostluğumuz ve arkadaşlığımız taa o Türkgücün de sağ bek oynarken başladı. Daha sonraki yıllarda ben Doğan Caz'da bateri çalarken devam etti. Bu günlere geldik.
Necdet Ağabi artık Ezineyi bırakıp Çanakkale'ye taşınmışsın hayırlı olsun. Aramızda seni görmek biz spor severleri ve eski dostları memnun eder.
Siz değerli abilerimizi de hem yeni nesile tanıtıyor hem de aynı zamanda nostalji yapıyoruz. Şimdi sizde bizlere kendinizden ve sporculuk hayatınızdan bahseder misiniz?
Ben 25.03.1930 Ezine doğumluyum. İlkokulu Ezine'de okudum. Ezine’de o tarihlerde Ortaokul olmadığından ortaokulu Çanakkale'de okudum. Ortaokulda futbol oynarken kalecimiz erkek Muzaffer’di. Aynı takımda Mehmet İhsan Gencan’da vardı. Orta okuldan sonra mecburen Ezine'ye döndüm ve babamın manifaturacı dükkanı vardı. Ticareti öğrenmeye başladım. 14 yaşında Ezine Gençlik takımına lisansım çıktı ve oynamaya başladım. Babam biraz kızsa da 4 yıl futbol oynadıktan sonra vatani görev zamanı geldiğinden askere gittim.
Askerliğimi İstanbul’da yaparken Beşiktaş Kulübü’nün Muhasebe Müdürü Faruk
Bilgin beni Beşiktaş Kulübü’ne götürdü. Başkan Sadrı Ulusu ile tanıştırdı.
Neticede ben Beşiktaş Kulübü’nün antrenmanlarına çıkmaya başladım. O zamanlar takımda, Çengel Hüseyin, Eşref, Voleci Şeref, Recep Adanır ve diğer arkadaşlarla antrenmanlara devam ediyordum.
Bir gün Başkan Sadrı Ulusu Faruk Bilgin’e Necdet iyi futbolcu hemen transfer yapın lisansını çıkarın demiş.
O da bana söyledi yalnız ben lisansımı Ezine Gençlikte çıktığını söyledim.
Kulübün bu işlerine bakan Federasyon Temsilcisi Remzi Tosyalı benim ilgili evrakları aldı ve lisans çıkarmak için Ankara'ya gitti tabi oradaki kayıtlarda Ezine gençlik Kulübünde lisansım olduğu için Beşiktaş’a transferim gerçekleşmedi.
Asker dönüşü tekrar Ezine Gençlik takımında bir yıl daha futbol oynadıktan sonra beni Türkgücü transfer etmek istedi Babamın karşı çıkmasına rağmen o tarihlerde Türkgücü’nde her yerde hatırı sayılır yöneticiler vardı. Rahmetli Reşat Tabak Turhan Özkan (Singer) babamı ikna etti ve ben Türkgücü'lü olmuştum.
Çay söyledi.
Hayrola İsmail beni arayıp soruyormuşsun. Bende merak ettim telefonun olsa idi seni ben arayacaktım.
Benim Necdet ağabey ile dostluğumuz ve arkadaşlığımız taa o Türkgücün de sağ bek oynarken başladı. Daha sonraki yıllarda ben Doğan Caz'da bateri çalarken devam etti. Bu günlere geldik.
Necdet Ağabi artık Ezineyi bırakıp Çanakkale'ye taşınmışsın hayırlı olsun. Aramızda seni görmek biz spor severleri ve eski dostları memnun eder.
Siz değerli abilerimizi de hem yeni nesile tanıtıyor hem de aynı zamanda nostalji yapıyoruz. Şimdi sizde bizlere kendinizden ve sporculuk hayatınızdan bahseder misiniz?
Ben 25.03.1930 Ezine doğumluyum. İlkokulu Ezine'de okudum. Ezine’de o tarihlerde Ortaokul olmadığından ortaokulu Çanakkale'de okudum. Ortaokulda futbol oynarken kalecimiz erkek Muzaffer’di. Aynı takımda Mehmet İhsan Gencan’da vardı. Orta okuldan sonra mecburen Ezine'ye döndüm ve babamın manifaturacı dükkanı vardı. Ticareti öğrenmeye başladım. 14 yaşında Ezine Gençlik takımına lisansım çıktı ve oynamaya başladım. Babam biraz kızsa da 4 yıl futbol oynadıktan sonra vatani görev zamanı geldiğinden askere gittim.
Askerliğimi İstanbul’da yaparken Beşiktaş Kulübü’nün Muhasebe Müdürü Faruk
Bilgin beni Beşiktaş Kulübü’ne götürdü. Başkan Sadrı Ulusu ile tanıştırdı.
Neticede ben Beşiktaş Kulübü’nün antrenmanlarına çıkmaya başladım. O zamanlar takımda, Çengel Hüseyin, Eşref, Voleci Şeref, Recep Adanır ve diğer arkadaşlarla antrenmanlara devam ediyordum.
Bir gün Başkan Sadrı Ulusu Faruk Bilgin’e Necdet iyi futbolcu hemen transfer yapın lisansını çıkarın demiş.
O da bana söyledi yalnız ben lisansımı Ezine Gençlikte çıktığını söyledim.
Kulübün bu işlerine bakan Federasyon Temsilcisi Remzi Tosyalı benim ilgili evrakları aldı ve lisans çıkarmak için Ankara'ya gitti tabi oradaki kayıtlarda Ezine gençlik Kulübünde lisansım olduğu için Beşiktaş’a transferim gerçekleşmedi.
Asker dönüşü tekrar Ezine Gençlik takımında bir yıl daha futbol oynadıktan sonra beni Türkgücü transfer etmek istedi Babamın karşı çıkmasına rağmen o tarihlerde Türkgücü’nde her yerde hatırı sayılır yöneticiler vardı. Rahmetli Reşat Tabak Turhan Özkan (Singer) babamı ikna etti ve ben Türkgücü'lü olmuştum.
