Halk oyunlarımıza eşlik eden çalgılardan bir diğer grupta, yaylı çalgıları tanıtmaya devam ediyoruz.
Halk oyunlarımıza eşlik eden çalgılardan bir diğer grupta, yaylı çalgıları tanıtmaya devam ediyoruz.2.Yaylı Çalgılar:
a.Kabak kemane: Kabak kemane Türkiye’de özellikle Güneybatı ve Batı Anadolu’da yaygın olarak kullanılan bir sazdır. Kabak, rebap, ıklığ Güneydoğu Anadolu’da rübaba, Hatay yöresinde hegit gibi adlarla bilinmektedir. Orta Asya Türkmenlerinin gijek adını verdiği ve Azerbaycan halk müziğinde kemençe adıyla kullanılan çalgı da aynı köktendendir. Sap ve gövde kısmında oluşan bu çalgının gövdesi su kabağı, Hindistan cevizi ve ağaçtan yapılır. Göğsüne deri veya yürek zarı gerilir. Göğüs üzerine yerleştirilen eşik, tellerin titreşimini göğüs derisine iletir. Sapın üst bölümünde akort burguları ve baş eşik, alt ucunda ortası delinerek sapa takılan, gövde bölümünün içinden geçen ve gövde ile sapın birbirini tutmasını sağlayan, çalgıcının çalgısını dizine dayayıp rahatça çalabileceği uzunlukta demir bir çubuk bulunur. Kabak kemane geçmişten günümüze kadar otantik görünüşünü korumuştur. Aslı üç telli olup, daha geniş ses elde etmek için dördüncü bir tel eklenmiştir. Eskiden bağırsaktan yapılarak kullanılan kiriş teller ise günümüzde yerini madeni tellere bırakmıştır. Perdesiz bir çalgı olduğu için her türlü kromatik ve komalı ses elde edilebilen bu çalgının ses genişliği 2,5 oktavdır. Oturarak ve sol diz üstüne konularak, at kılından yapılan bir yay ile çalınır. Yumuşak ve etkileyici bir ses rengine sahip olan kabak kemane Teke Yöresi türkü ve oyunlarının, Zeybek oyunlarının, günümüzde oluşturulan Türk Halk Müziği çalgı topluluklarının vazgeçilmez bir çalgısıdır. Yapımında, sürekliliğini koruyan ölçüleri olmamakla birlikte, standartlara yakın ölçüleri ve akordu şöyledir; Gövde çapı: 14 – 15 cm, Derinliği: 10 – 12 cm, Sap boyu: 30 cm, Tel boyu: 33 cm, Alt tel Re, ikinci tel La, üçüncü tel Re, dördüncü tel Sol, sesleriyle akortlanır.
.b.Karadeniz kemençesi: Orta Asya kökenli, Selçuklularla Anadolu’ya geldiği sanılan ve Karadeniz bölgemizde yaygın olarak kullanılan bir çalgıdır. Gövdesinin yapımında karadut, ceviz, erik, ardıç ağaçları kullanılır. Burguluğu (kafa), boynu (sap), gövdesi tek bir ağaç parçasından yontularak ve ayrılarak yapılır. Köknar ve ladinden yapılan göğüs oldukça incedir. Göğsün iki yanında birbirine paralel ince uzunca iki delik vardır. Eşik bu iki delik arsına yerleştirilir. Tellerin eşikle iletilen basıncına dayanabilmesi için göğüs bölümüne, boylamasına bir çıkıntı yapılarak kubbe şeklinde form verilir. Göğsün çökmemesi için de içeriden göğsün altına can direği denilen bir dayanak yapılır. Can direğinin titreşim ileten bir görevi de olduğundan titreşim noktasının iyi ayarlanması gerekir. Kulak adı verilen burgular, burguluğa ön taraftan takılır. Sapında perde bağı yoktur. Genellikle şimşir ya da gül ağacından 45–60 cm. boylarında bir çubuğa, at kuyruğu kılları gerilerek yapılan bir yayla sapından tutularak sol diz üzerinde veya ayakta çalınır. Karadeniz kemençesi olarak da bilinen bu çalgının üç teli bulunur. Nadiren dört telli olanları da vardır. En önemli özelliği iki tele aynı anda basarak paralel dörtlü ve beşlilerle çalınabilmesidir. Ses genişliği bir oktavdır. Karadeniz yöresinde oyun türüne göre değişik düzen biçimleri vardır. Kemençe horonların ve Karadeniz türkülerinin en sevilen eşlik çalgısıdır. Horonlarda, hiçbir ritim çalgısı kullanılmadan tek başına çalınır. Oynayanlar, oyun temposunu yeri döven ayaklarından, zaman zaman da kemençeye vurulan yay sesinden alırlar. Kemençenin standart ölçülerinden söz etmek mümkün değildir. Ama günümüzde uzmanların ve profesyonel yorumcuların kullandığı ölçüleri ve akordu şöyledir; Saz boyu : 55,5 cm., Form boyu : 40 cm., Tel boyu: 33 cm., Sap boyu : 9,5 cm.,Eşik yeri: 16 cm., Klavye uzunluğu : 14 cm., Üst form eni : 6 cm., Alt form eni : 9,5 cm., Form derinliği : 3,5 – 4 cm., Alt tel “mi”, orta tel “la”, üst tel “re” sesine çekilir.