Mezopotamya mitolojisinde kahraman Gılgamış'ın savaştığı efsanevi bir canavardır Gök Boğası...
Mezopotamya mitolojisinde kahraman Gılgamış'ın savaştığı efsanevi bir canavardır Gök Boğası...Bugün mitolojinin tarihine dalalım...
İlki erken Sümerce bir şiirde geçen, diğeri ise standart Akadcayla yazılmış bir Sümer şiiri olan Gılgamış Destanı'nda yer alan olmak üzere Gök Boğası'na ait hikâyenin iki farklı versiyonu vardır. Sümer şiirinde boğa, belirsiz sebeplerden dolayı tanrıça İnanna tarafından, Gılgamış'a saldırması için gönderilir. Gılgamış Destanı'nın VI. tabletindeki Akadca söylentilerde tanrıça İştar (İnanna'nın Doğu Sami dilindeki karşılığı), Gılgamış'a cinsellik içeren bir teklifte bulunur; fakat Gılgamış teklifi reddeder. Bunun üzerine sinirlenen İştar, babası Anu'ya giderek Gök Boğası'nı ondan ister. Böylece İştar, Gılgamış ile Gılgamış'ın arkadaşı Enkidu'ya saldırması için boğayı Uruk'a gönderir fakat ikili, boğayı öldürür. Boğayı yendikten sonra Enkidu, boğanın sağ uyluğunu İştar'a fırlatarak onunla alay eder. Boğanın katledilmesi, tanrıların Enkidu'yu ölüme mahkûm etmesine neden olur. Bu olay, Gılgamış'ta ölüm korkusunun ortaya çıkmasına sebebiyet verir ve destanın geri kalan kısmını yönlendirir.
Boğa, Taurus takımyıldızıyla özdeşleşmiştir ve öldürme efsanesi antik Mezopotamyalılar için astronomik öneme sahip olabilir. Hikâyenin özellikleri; Ugarit efsaneleri, Yaratılış Kitabı'ndaki Yusuf'un öyküsü ve antik Yunan destanları İlyada ve Odysseia'nın parçaları da dahil olmak üzere eski Yakın Doğu hikâyeleriyle benzerlikler taşımaktadır.