Didem Mamak, pek severim kendisini.
Kadın şairler ile tanışmam aslında çok taze sayılır.Ferruhzad ile başlayan bu serüven, Türk kadın şairlere kadar uzandı.
Açıkçası ben de zaman geçtikçe kendi kültürel motiflerimi içeren eserler ile daha da haşır neşir olmaya başladım.
Didem Mamak'ta gördüğüm güzel bir naiflik vardı.
Bir kız çocuğu naifliği ve olgun bir kadın cesareti.
Bu ikisinin harmanlanması hem insanın karşısına güç çıkar
hem de o kadar kıymetlidir ki...
En sevdiğim şiirlerinen birini paylaşmak istiyorum o yüzden...
Bu şiirin en güzel yanlarından biri de
Hayatımda gerçekten de bir zamanlar bir Ayla Abla'nın bulunmasıydı sanırım...
Kahve sohbetlerimiz esnasında, hayata dair konuşmak en sevdiğim şeylerden biriydi.
Fakat zaman...
Herkese farklı işliyor.
Umarım kendine iyi bakıyordur...
Kaç zamandan
Bu akşam ruhuma uygun, mavi
taftadan bir tuvalet giydim, Aylâ Abla
Sen de artık bir irmik helvası yaparsın
irmikler pembeleşince
(Sen de pembeleşirsin)
irmikler tane tane olunca
(Sen de dağılırsın köşe bucağa)
Anlatacaklarını en rüküş kalbinle
Anlat Aylâ Abla
Ben de göğsüme kırmızı bir gül takarım.
Kaç zamandan beri saate bakıp bakıp
saçlarını tarıyorsun
Kaç zamandır şu hayata
bir oldu bitti gözüyle bakıyorsun.
Sanki aynalar sarkıyor
bu kış yine gözlerinden
Artık eve meyve de almıyorsun
Pembe kristal bir likör takımı gibi
Altı kadehinden birini hep boş tutuyorsun
Sen sanki bir denizin dibinde
bir balıkla öpüşüyorsun Aylâ Abla.
Hep bir mucizenin alt katında yaşıyorsun.
Keşke yağmura biraz daha yakın dursan
Kedilerin gıdılarına dokunsan
Keşke biraz illegal olsan Aylâ Abla.
Hayatıma kâkül kessem, cinayetler işlesem
bana yakışır mı Aylâ Abla?
Didem Madak