Her şeyi mevsiminde yemenin tüketmenin önemini gün geçtikçe daha fazla anlıyorum.

Her şeyi mevsiminde yemenin tüketmenin önemini gün geçtikçe daha fazla anlıyorum.
Pembe Çanakkale Domatesinin, Bozcaaada Çavuş Üzümü’nün lezzeti, kendi mevsiminde var olmanın dayanılmaz güzelliğini çekinmeden gösteriyorlar bize.

Palamut’u da aynı böyle güzel bir günde yedim işte.

Bugün yaklaşık olarak bir kiloya tekabül eden palamut balığının kilosu 50 TL’ye satılıyor balık halinde.
Tonlarca taze palamut geliyor tezgâhlara…
O gün sonuna kadar da satıldığını söylüyor balık hali esnafları.

Nispeten salaş bir restoranda ızgara ya da tava seçeneğiyle yediğinizde de 80 TL’ye geliyor aynı palamut.
Ve bilmeyenler için söylemek istiyorum.
Etine dolgun, Eylül ve Ekim’de lezzetli bir balık.
Bir de çoban salatası yanına, tadından yenmez.

Balığın faydalarını saymaya ne benim gücüm, bilgim yeter ne de sizlerin şimdi okumaya takati olur.
Ama hafızayı ne kadar kuvvetlendirdiğini hatırlatmak isterim.
O yüzden Ekim’de palamut yiyelim.

Balıkçılarımızın da pruvası neta, dümeni viya, rüzgârı kolay olsun!