AK Parti Grup Başkanvekili Çanakkale Milletvekili Bülent Turan, Bayramiç ilçesinde muhtarlar ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle toplantıda bir araya geldi. Turan konuşmasında kayyım atamaları tartışmalarına da değinerek “Biz ülke ayağa kalksın diye uğraşırken, biz terörle uğraşırken, çıkıp karşımıza ısrarla ‘niye kayyım atadın, niye bunu yaptın’ dediler. PKK’ya göz kırpan kim varsa o gözü oyacağız” dedi.

Bayramiç öğretmen evinde gerçekleştirilen toplantıya Vali Orhan Tavlı, Bayramiç Kaymakamı Sercan Gökdemir, AK Parti Çanakkale Milletvekili Jülide İskenderoğlu, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Vali Yardımcısı Abdullah Köklü, AK Partili İl Başkanı Gültekin Yıldız, AK Parti Bayramiç İlçe Başkanı Mehmet Demirsöz, daire müdürleri, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve muhtarlar katıldı.

“BAYRAMİÇ ARTIK ÇIKMAZ SOKAK DEĞİL”

Toplantıda konuşan Turan, yeni eğitim öğretim yılının başladığını anımsatarak Çanakkale’de 70 binden fazla öğrencinin ders baş yaptığı ifade etti. Yaz dönemi boyunca ellerinden geldiğince Çanakkale’de olup ilçe ilçe, köy köy gezerek, tüm vatandaşların derdini dinlemeye gayret ettiklerini ifade eden Turan, “Bir ayağımız burada bir ayağımız Ankara’da olacak. Hep söylerim, bizler Ankara’nın değil, Çanakkale’nin vekilleriyiz. Her fırsatta burada olmayı görev biliyoruz. Seçimler geride kaldı. Kazandığımız yerler var, kaybettiklerimiz var. Hepsi olur demokrasilerde. Halkın dediği ne varsa baş tacı, halkımız ne dediyse bazım için tartışmasız saygı duyulacak karardır. Bundan sonra önümüzdeki işlere bakacağız. Bu toplantıları yaparken, ilçe ilçe gezerken valimizle değerlendirdik, 650 köy var kolay değil. Seçimlerde bittiğinden dolayı yeni dönemi nasıl göğüsleriz diye düşündük. İlçelerimizde bu toplantıları yapmaya karar verdik. Her sene yapmak anlamlı olmaya bilir. Ama dönem başındayız. Bizler 4 yıl vekiliz. Sayın Erdoğan seversiniz, sevmezsiniz 4 yıl bu ülkenin Cumhurbaşkanı. Sizler de seçimleri bitirdiniz muhtarlık gibi böyle bir göreve geldiniz, 4-5 sene köyünüzde, mahallenizde bu işleri yapacaksınız. Siyasi polemiklerden, kavgalardan uzak işini yapan, üreten bir ekip olarak Bayramiç’in sorunlarını yerinde konuşalım istedik. Bugün salonumuzun yarısı ilden gelen arkadaşlarımız, ilçe müdürlerimiz, sendika başkanlarımızla beraber. Yani tabiri caizse sorun da burada muhatabı da burada. Biz her ilçede toplantı yaparken tüm ilçelerimizde gelsin diye bilirdik. Ama böyle yapmadık, biz ilçelerimize gittik. Yenice’nin, Bayramiç’in, Çan’ın her zaman Çanakkale’ye gelmesi kolay değil. Değişen müdürlerimiz var, kaymakamlarımız var. Burada hep beraber bütünlüğü sağlarsak, tek bayrak anlayışıyla yol yürüdüğümüz müddetçe göreceksiniz bu yeni dönemde Bayramiç’te de, Çanakkale’de de destanlar yazabiliriz. Önümdeki notlarda 4 yılda seçimlere rağmen, darbe girişimine rağmen ne kadar çok iş yaptığımızı gururla görüyorum. Halkımız bize destek verdi, o desteğin karşısında Ankara’da güçlü olduk. Birçok köyümüzün, ilçemizin, kentimizin sorunlarını çözme imkanı bulduk. Önümüzdeki 4 sene aklımızı başımıza alırsak, aynaya bakarsak sakin adımla beraber, tüm kurumlar işini iyi yapma iradesi ortaya koyarsa göreceksiniz bu 4 yılı önceki hizmet döneminin çok başında değerlendirebiliriz. Bizim için her taraf kıymetli ilçelerimizde. Bayramiç özel bir ilçemiz. Bayramiç marka olarak farklı bir ilçemiz. Bayramiç’in tarımı, sebzesi, meyvesi Çanakkale sınırlarını aşmış bir ilçemiz. Bayramiç’in ormanı, yeşilliği, temiz havası, meyvesi bambaşka bir ilçemiz. Bu yüzden biz Bayramiç’e bazılarımızın dediği gibi ‘kör sokak, çıkmaz sokak’ diye bakmayız. Çok üzülmüştüm bu ifadeyi duyduğumda. 4 sene önce geldim, ilçe ilçe brifing alıyorum. Bayramiç adeta ‘çıkmaz sokak’ dediler. Ne demek o? Ezine, Ayvacık sahil hattı, otoban burası çıkmaz sokak. Hayır. Burası çıkmaz sokak olmayı bırakın gezilmeden geçilmeyecek olan bölgemiz olması lazım. Ayazma’sıyla, meyve-sebzesiyle başka bir yer. Ama ne yaptık. Mehmet Akif Ersoy Evi’ni de bularak hem Akif’e olan vefa borcumuzu, hem de bölgemizde olan turizm imkanını ortaya koyduk. Artık 50-60 bin civarında kişinin Akif’in evine geldiğini öğrendim daha şimdiden. 60 bin kişi gelmişse bu adam burada yemek yiyecek, benzin alacak, otelde kalacak, meyve-sebze alacak… O yüzden buraya ekstra 60 bin kişinin gelmesinin kıymeti çok farklı. Bu konuda Sadettin başkanın çok emeği oldu. Artık Bayramiçli Akif ifadesini tüm Türkiye duydu. 15 gün önce Akif’in filminin galasını Çanakkale’de yaptık. Kaymakamımız, belediyemiz omuz omuza versinler Akif’in filmini köy köy, Bayramiç merkez her tarafa izletme imkanı bulsunlar. TRT’de Türk Hava Yolları’nda diğer kanallarda izlemeye başlayacağız. Bayramiçli Akif’in filmini tüm Bayramiç izlesin istiyoruz. Sonuç olarak hem tarımda hem turizmde Bayramiç artık çıkmaz sokak değil, görülmezse olmaz denen bir ilçemiz haline geldi. Yeni dönemde çok daha artamaya başlayacak” dedi.

“MUHTARLARIMIZI BİZ ÖZEL DEĞERLENDİRİYORUZ”

Toplantının ana konseptinin muhtarlar olduğunu aktaran Turan, “Muhtarımız hangi ilçe müdürü, hangi ile müdürü hangi ilgili benim muhatabım bilecek. Tanıştırdığım arkadaşların telefonunu alacak. Bazın köylerimizin okulla ilgili sorunları var, bazısının sağlıkla var, bazısının yollarla var. İşin muhatabı kimse onu bulacak ve beraber takip edeceğiz. Tek başına vekilin, valinin, kaymakamın her köye gitmesi mümkün değil. Sabah çıkıyoruz, akşama kadar bu ortamdayız. O yüzden sistem çalışır herkes işini yaparsa göreceksiniz bir çok konuda sonuç alacağız. Muhtarlarımızı biz özel değerlendiriyoruz. Muhtar bizim için kıymetli adam. Biga’da bir muhtar ‘ben yeni muhtarım’ dedi. Bize diyor. Muhtar ne demek sayın vekilim bilir misiniz’ dedi. Dedim ne demek. ‘Her işe burnunu sokan demek’ dedi. İfade biraz kaba ama hoşuma gitti. Her işe burnunu sokmak demek aslından köyün her işi ile ilgilenmek demek, sınır tanımadan iş yapmak demek. O yüzden muhtarlarımızın köydeki her işe burnunu sokmak gibi bir görevi var. O yüzden biz muhtarlarımızı böyle değerlendiriyoruz. Cumhurbaşkanımız diyor ya; muhtarı üzmeyeceksiniz’ Bende diyorum; muhtarı üzen, Bülent Turan’ı üzer. Muhtarlar çalışacak şu 4 sene köyü ayağı kaldıracak. Beraber yol yürüyeceğiz. Biz istediğiniz kadar sizleri çalıştırmaya gayret edelim illa aksama oluyor. Örneğin sağlıkla ilgili muazzam işler yaptık. Sosyal yardımlaşmada devasa işler yaptık. Sırf Bayramiç’te 960 tane insanımıza bunun içerisinde evde bakım hizmeti verilmiş. Adam doktora gidememiş, ama doktor ayağına kadar gelmiş. Çok kıymetli işler bunlar. Yolları yaparız, köprüleri yaparız ama köyümüzde bir tane adam hasta olduğu halde hastaneye gidemiyorsa, karnı doymadığı için uyuyamıyorsa, engelli olduğu için araca binemiyorsa önce vebalı sizin kardeşim. Ben bunu bilemem. Köyde kim hasta, kim aç yattı bunu bilemem. Muhtarımız bunu bilmek durumunda. Sen bunu öğrendin, Kaymakama söyledin çözmediyse bana söyle o zaman. Artık devletimiz güçlü bir devlet. Engelliye maaş veriyoruz, hastaya bakmaya çalışıyoruz, yaşlıya maaş veriyoruz. Birçok konuda adımlar attık. Önceden ‘paramız yok gidin’ denilebilirdi. Kim engelliyse, kim garibansa, kim hastaysa, kim yaşlıysa mutlaka destek olma görevimiz var. Bırakın köyün taşını, yolunu. Bunları çözeriz bir daha söylüyorum. Ama size gelmeden siz ne olur köyünüzdeki hastaya gidin. Biz valimizi, kaymakamımızı önceden törenlerde görürdük. Ama şimdi valimiz, kaymakamımız köy köy geziyor. Artık millet devlet için değil, devlet miller için var. Tek derdimiz var kardeşim; herkesin karnı doysun istiyoruz. 82 milyon bu ülkede beraber yaşayalım istiyoruz. Kardeşçe, kavga etmeden. Bunun için uğraşıyoruz. Kaymakamında derdi bu, valinin de derdi bu bizimde bu” diye konuştu.

TARIMA SINIF ATLATACAK SİSTEM
Turan şöyle devam etti; “Çanakkale’miz artık büyüyor. Artık eski Çanakkale değil. Bayramiç’in 10 sene önceki haline bakın, şimdi bakın. Çanakkale’de artık ufak projeler konuşulmuyor. Akif projesi Bayramiç değil, Türkiye projesi. Troya yılı Çanakkale değil, aksini tüm Türkiye’nin projesi, hatta dünya projesi. Biz bazen dışarıya gidiyoruz. Gittiğimiz her yerde, Troya ile ilgili sorular soruyorlar. Müze bitti mi, yollar oldu mu? Dünya takip ediyor, Türkiye değil. Gıda OSB’si Ezine’nin çıkışında. Bayramiç’in elmasını, sebzesini, şeftalisini çok farklı ihraç imkanını verecek olan bir sistem. Çanakkale Gıda OSB’si zaten iyi olan tarımımızı burada bir sınıf atlatacak olan sistem. 135 bin hektar, 91 fabrika büyük bir alan harika bir iş. Artık biz yapacağız falan demiyoruz, yaptığımızı konuşuyoruz. Gıda OSB’si olacak, başlayacak demiyoruz, başladık. Şuanda alt yapı çalışması devam ediyor, ihalesi yapıldı, hafriyat işlerinin yarısı bitti aşağı-yukarı. Adım adım takip ediyoruz. İki yıl içerisinde orada fabrika bacalarının tütmeye başladığını göreceğiz. Bizdeki meyve-sebze hiçbir yerde yok. Şuan 100’den fazla farkı ürün var Çanakkale’de, bunun 10-15 tanesi Türkiye’deki bir numara olanlar. Bayramiç Beyazı Türkiye’de var mı başka yerde? Sizin elmanızın kalitesi, rengi, tadı var mı başka yerde? Birçok alanda iddiamız var. Şimdi diyoruz k i köy üretsin, Gıda OSB’si 30 kilometre. Orada ihraç imkanı, paketleme imkanı, soğutma imkanı olsun ürünlerimiz dünyanın dört tarafına gitsin istiyoruz.”

HALKIMIZIN EKMEĞİYLE OYNAMAYIN
Turan konuşmasında Kirazlı maden sahasına ilişkin devam eden tartışmalarla ilgili de söylemlerde bulunarak, “Zaman zaman Çanakkale’mizin huzurunu bozmak isteyenler oluyor. Zaman zaman art niyetli taleplerle, gündemlerle şehrimizi yormalar oluyor. Bu şehri yoran anlayışlar aslında tarıma, turizme zarar veriyorlar. Olmadığı halde bir yerde ‘hukuk dışında ağaç kesiliyor’, ‘zehirlenme var’ derseniz insanlar oradan meyve almaz, ziyarete gelmez. Halkımızın ekmeğiyle oynamayın. Sağ duyulu olmak, hukuk içerisinde olmak hepimizin görevi. Çanakkale’nin huzuruna, en yaşanılır kent olma iddiasına zarar vermememiz lazım” ifadelerini kullandı.

“ORMANLARI YAKAN PKK OLDUĞUNU SÖYLEYİNCE AĞIZLARINI AÇMADILAR”
Sadece 2018’de 3 milyon fidan dikildi Çanakkale’ye. Şunu da söylemeden geçemeyeceğim; ‘ormanlarımız kesiliyor’ diye bağırıp çağıran, birçoğu kötü niyetli şov yapan insanlar Eceabat’taki şehitliğimizde ormanları yakan PKK olduğunu söyleyince ağızlarını açmadılar. Ağacın hepsi kıymetlidir, değil mi? Orman Bölge Müdürlüğü, mahkeme kararıyla beraber bir yatırım için ağaç kestiğinde Türkiye’yi ayağa kaldıranlar Beyaz Türklerden hiçbir tanesi PKK’nın yaktığı ormanlara ağzını açıp bir laf etmedi. Türkiye’de sol, maalesef geldiğimiz yerde vicdanı değil, vicdansızlığı temsil etmeye başladı. Bir grup samimi iyi niyetli solcu arkadaşımız baş tacı. Dünyanın her yerinde sol deyince akla vicdan gelir, emekçi gelir, halk gelir, çevre gelir. PKK dedi ki; ‘biz yaktık ormanlar’. Hiç duydunuz mu bir tepki? Hiçbir açıklama duydunuz mu? Nerede Kirazlı’dakiler, nerede oradaki eylemciler, nerede oradaki vakıflar, dernekler? Ama onları zihinleri vesayet altında. Ortaklığımız bozulur diye korkup ağızlarını açmadılar. Bir anlamda sahteciliğin ortaya çıktığı dönem yaşıyoruz. Biz çevrenin de yanındayız, ormanın da yanındayız. Orman, ilgili mahkemenin ilgili kurumun takibiyle seyreltilir, açılır, dikilir bunlar yapılır. Ama öteki adam gelmiş yakmış, ağzını açmıyorsan gelip bana çevreciyim deme. Lanet olsun senin çevreciliğine derler ondan sonra” dedi.

“HİÇ KİMSE BANA ‘AHMET TÜRK TERÖRLE İLTİSAKLI DEĞİL’ DEMESİN”
Turan konuşmasının sonlarında kayyım atamaları tartışmalarına da değinerek şunları söyledi; “Biz ülke ayağa kalksın diye uğraşırken, biz terörle uğraşırken, çıkıp karşımıza ısrarla ‘niye kayyım atadın, niye bunu yaptın’ dediler. PKK’ya göz kırpan kim varsa o gözü oyacağız. Dün çıkmış bir ağabeyimiz, Ahmet Türk’ün terörle ilgisi yokmuş, hadi oradan yahu. Hiçbir adam ezbere gerekçelerle, uyduruk gerekçelerle görevden alınmaz. Halkın seçtiğine saygı duyulur ama halk seçtiği zaman giderken Kandil’den yanına eş başkan koyarsan, halkın seçtiği iradeyi Kandil’e teslim edersen, şehidin ailesini işten kovar da aynı göreve bir terör zanlısını getirirsen, belediyenin tüm resmi kurumu olan makamından, kimliğinden internet sitesinden Türk bayrağını çıkartırsan, sana devlet gelir kalk oradan kardeşim der ve kaldırır. Hiç kimse bana ‘Ahmet Türk terörle iltisaklı değil’ demesin. O yaşa gelmiş bir insan, Ahmet Türk hiç şimdiye kadar PKK’ya bir tek laf etmiş mi? Kandil ona eş başkan atadığında ‘hayır halk beni seçti, başkası bana eş başkan olmaz’ dedi mi? Diyarbakırlı anneler çıktı biz evlatlarımızı istiyoruz, zorla dağa götürdü dediklerinde annelere destek oldu mu? Yok efendim o adamın terörle iltisakı yokmuş. Hayır arkadaş, terörle iltisak sadece bomba atmak demek değildir. Bombacıya ‘aferin’ demekte, ‘yanındayım’ demekte bombacının akrabasını, kardeşini belediyeye yönetici yapmakta terör kadar tehlikelidir ve kötüdür. O yüzden devlet tek bayrak, tek millet, tek vatan, tek devlet diyerek yoluna devam edecek kardeşim. Kim bozuyorsa gereği yapılacak. Bizler Türkiye’nin eski Türkiye olmadığını gururla söylüyoruz.”

Dilvin ALTIKARDEŞ
Editör: Boğaz Gazetesi