“AZ DA OLSA ROL ALMAK BÜYÜK BİR ONURDUR”
Hababam sınıfının öğrencilerinden olan Ümit Doğru, filme giriş hikâyesini paylaştı. Doğru, “Ben Hababam Sınıfına ikinci filmden sonra, yani Uyanıyor, Tatilde ve Dokuz Doğurdu filmlerinde rol aldım. Geldiğimizde bir ve iki filmlerde roller ve karakterler belliydi. Ben de Ümit ismiyle yer aldım. Zaten fazla hitap edilmedi. Sadece Hababam Sınıfı Tatilde filminde, erkeklerin kızlara düştüğü sahnelerde ben de Ayşen Gruda’nın listesinde Ümit olarak yazılmıştım. Ben 1975 Ses Mecmuasının Liseler arası Altın Ses yarışmasında ikincilik unvanını aldığımda çok değerli Yavuz Turgul’dan ödülümü almıştım. Daha sonra Arzu Film’e geçen Yavuzbey ve yakın Arkadaşım Bülent’in de ‘Hadi Hababam Sınıfı Seçmeleri başlıyor’ demesi ile Arzu Film’in merdivenlerinden çıktım. Aslında oyunculuk hiç aklımda yoktu çünkü benim bütün hayalim müzik üstüneydi. Ama iyi ki o merdivenlerden çıkmışım. Adile Naşit, Münir Özkul ve diğerleri ile az da olsa rol almak büyük bir onurdur” diye anlattı. Ayrıca Çanakkale ile ilgili duygularını da paylaşan Doğru, “Uzun zamandır görmek istediğim ama gelmek bir türlü kısmet olmayan Çanakkale’ye gelmekten büyük bir mutluluk duydum. Tarihin dolu olduğu topraklar üzerinde yürümek ve şehitlerimizi anmak apayrı bir heyecandı benim için” dedi.
“BENİM İÇİN İSE EN ÖNEMLİSİ…”
Mehmet Çatay ise Ertem Eğilmez’in dikkatini çekerek sete girdiğini söyleyerek, “Benim Hababam Sınıfına dahil olmam tamamen tesadüf oldu. Bu film koşu yolunda çekildi. Herkes bunu Çamlıca Lisesi diye biliyor. Ama Adile Sokağın bulunduğu bir yerdir filmin çekildiği yer. İyi filmler ilk üç seridir. Ertem Eğilmez’in çektiği filmler Hababam Sınıfı, Hababam Sınıfı Uyanıyor ve Hababam Sınıfı Sınıfta kaldı serileridir. Ben o üç filmde oynadım ama esasında Hababam Sınıfı Uyanıyor serisinde öğrenci olarak oynadım. Diğer üç seride ara rollerim vardı. Merak ederek seti izlemeye gittiğimde çok göze battım herhalde sonra Ertem Bey çağırdı ve gittim. İlk seride seyirci gibiydim ve ara rol oynuyordum. Benim için ise en önemlisi bir ağacın altında Kemal Sunal beni sıkıştırıyor ‘Sigaran var mı? Çakmağın var mı?’ diyerek tokatlıyor beni. Ondan sonraki seri olan Hababam Sınıfı Uyanıyor da ise öğrenci olarak rol aldım” şeklinde anlattı.
“BEN SENİ BİR YERDEN HATIRLIYORUM”
Eyüp Göçmen ise fotoğrafçılık yaptığı zamanlarda Münir Özkul’un Trabzon’da fotoğraflarını çektiğini, sonra sette kendisini tanıdığını anlattı. Göçmen, “Ben de birinci filmde rol aldım 1974 senesinde Kasım ayında eskiden spor salonlarında konserler verilirdi. Ben de Trabzon’da hem okuyup hem de fotoğrafçılık yapıyordum. Bu konserle de Münir Özkul gelmişti Trabzon’a. O arada hem Münir Özkul ile vatandaşların resmini çekerken hem de para kazanıyorduk. 1975’te İstanbul’da Üniversite hazırlık kursuna girdim. Gazetedeki ilanı göründe ben de Beyoğlu’nda kuyruğa girdim. İçeriye girdiğimde, aradan üç ay geçmesine rağmen Münir Özkul dedi ki, ‘Ya ben seni bir yerden hatırlıyorum’. Ben de Trabzon’daki durumu anlattım. O da ‘Tamam sen git 15 gün sonra gel’ dedi. Ben de Münir Özkul sayesinde filme böyle girdim. Bana filmde suyla karın doyar mı diye bir sahnemiz var, birinde de ‘Mahmut Hoca bizi aç bıraktı. Açlıktan öleceğiz’ diye bir suflemiz var” dedi.
“ERTEM EĞİLMEZ BİZİM HOCAMIZIN DOSTUYDU”
Domdom Lakaplı Feridun Şavlı ile lise yıllarında tiyatro yaptıklarını söyleyen Yılmaz Kaya ise, “Biz Domdom lakaplı Feridun arkadaşımız ile Lise yıllarında tiyatro yapıyorduk. Ertem Eğilmez de bizim hocamızın dostuydu. O şekilde bizi okuldan seçtiler. Hababam Sınıfı Sınıfta kaldı serisinde oynadım ben” şeklinde konuştu.
“HER GENÇ GİBİ BİZ DE MERAK EDİYORUZ YEŞİLÇAM’I”
Kikirik karakterini canlandıran Gazanfer Şener ise filmde en çok konuşulan sahnelerden biri olan tuvalette sigara içme sahnesinin çekimini anlattı. Şener, Hababam Sınıfı’nın seçmelerini gazetede ilanda gördüğünü söyleyerek, “Ben geldiğimde elemeler yapılmış ve herkes gitmişti. Ben biraz ısrarcı davrandım. Görevli ile kapı önünde münakaşa ederken kapı açıldı, Halit abi açtı kapıyı. ‘Ben de mülakata girmek istiyorum’ dedim. Her genç gibi biz de merak ediyoruz Yeşilçam’ı. Beni de mülakata aldılar. Beni de yazdılar ve ‘Pazartesi günü gel’ dediler. Biz Adile Sultana gittiğimizde oraya yaklaşık 150 kişi gelmişti. Yaklaşık 25 kişi olarak seçildik bunların arasından. 15 gün boyunca çekim yapmadan kaynaştık. Kim kiminle nasıl diyalog kuruyor, sette nasıl çalışılır gibi bir eğitim aldık. Bizim oradaki samimiyetimiz belki de Ertem Abiye ilham oldu. Çekimlerde de benim birkaç diyaloğum oldu. Bunlar arasında birisi de tuvaletteki sigara içme sahnesiydi. Kemal Abi ‘Kikirik nöbette merak etmeyin hoca gelince bize haber verecek’ diyor. Ben de geliyorum diyorum ki ‘Arkadaşlar sigaraları atın Mahmut Hoca geliyor’ diyorum. Bu sahne en çok güldüğümüz sahne” diye anlattı.
“HABABAM SINIFININ SIRRI NEDİR”
Hababam Sınıfı setindeki anılarına değinen Kalem Şakir rolüyle tanınan Bülent İğdiroğlu, “Ben de Hababam Sınıfının ilk serinin üçünde oynadım. Benim Hababam Sınıfına girme nedenim, tiyatro yapıyordum. O sayede girdim Hababam Sınıfına. İyi ki Hababam Sınıfına girmişiz. O kadar güzel ki bugün onun değerine varabiliyoruz. Onun bizim için ne kadar değerli olduğunu artık idrak edebiliyoruz. Layık mıyız? Değil miyiz? Bilemiyorum. Ama bize o kadar sevgi ve saygı duyuyorlar ki bunu yaşamak bile güzel. Bunu her yerde söylüyorum ki Hababam Sınıfı benim için çok önemli. Beni iki şey ölümsüzleştiriyor. Biri oğlum diğeri Hababam Sınıfı. Öldükten sonra da yaşayabileceğimiz bir gurur kaynağı. Hababam Sınıfının en güzel tarafı, Türkiye’nin her yerine davet ediyorlar. Bize en çok sorulan soru ise Hababam Sınıfının sırrı nedir. Bana göre Hababam Sınıfının en önemli özelliği Ertem Eğilmez’in üstün zekası ve kurduğu kadronun başarılı olması. Yani filmde herkes doğaldı. Hiç kimse rol yapmadı” şeklinde konuştu.
“SENİN ADIN BONCUK VE BU ROLÜ OYNAYACAKSIN”
Filmlerde Boncuk karakterini oynayan Ergün Sözen ise, “Hababam Sınıfının benim için farklı bir yönü vardı. Ben o günlerde Arzu filmin yardımcı yönetmen kadrosunda yer alıyordum. Kamera arkasından ve kamera önünden bana verilen rollerle çift taraflı renkli anılar biriktirdim. Hababam Sınıfı hayta bir sınıf. Fakat Atatürk’ün Gençliğe Hitabesini de ezbere okuyabilecek bir sınıf. Yani iki yönden topluma mesajlar verebilen bir sınıf. Bu sınıfın içinde bir jön var, bebek yüzlü Tarık Akan. Onun belki de biraz daha takviyesinde bebek yüzlü, saf, daha temiz bir karakter lazımdı. Teknik ekip olarak orada bulunurken Ertem Eğilmez ‘Sen burada oturacaksın. Senin adın Boncuk ve bu rolü oynayacaksın ve sınıfın çalışkanı olacaksın’ dedi. Ertem Eğilmez’e karşı gelemediğimiz için ilk iki filmde, biri 1975 senesinin başlarında diğeri ise senenin sonunda her iki filmde hem teknik ekipte hem de oyuncu olarak yer aldım” ifadelerini kullandı.
“ERTEM EĞİLMEZ O GÜN DEHASI İLE GÖSTERDİ”
“Rıfat Ilgaz’ın yazdığı roman Türk Edebiyatı için elbette çok ilerde. Rıfat Ilgaz Eğitim sistemini eleştirmek için 1957’den bu yana gelen küçük hikayeleri bir dergide teknik halinde yayınlamıştır” diyen Sözen, “Bunlar çok ilgi görünce de kitaba dönüştürüldü. Eğitim sistemini belli bir hedefe getirmemek için de okulun ismini bile açıklamamıştı. Bu okulun daha sonraki anılarında Haydar Paşa Lisesinin Yatılı bölümü olduğunu hissettirmiştir ama net değil. Ertem Eğilmez, böyle her tarafa dağılabilecek bir senaryoda, bir buçuk saatlik öyle bir hikaye çıkardı ki bu senaryoda sinema diline uymayacak bütün karakterleri sinema dışına bıraktı. Örneğin Kemal Sunal’ın rolünü onadığı İnek Şaban, Rıfat Ilgaz’ın romanında hem sınıfın çalışkanıdır, en aptalı ve safıdır. Ertem Eğilmez senaryoda son dakikada yeni bir izahmış gibi Kemal Sunal’a ‘Sen İnek Şabanı sadece aptal olarak oynayacaksın’ dedi. Bunu şunun için söyledim edebiyat dili ile sinema dilinin nerde ayrılması gerektiğini Ertem Eğilmez o gün dehası ile gösterdi. Sosyolojik açıdan Hababam Sınıfının 45 yıldır hala gündemde olması bence tamamen yönetmen dehasıdır” dedi.
“NE MUTLU BİZE Kİ HABABAM SINIFININ BİRER ÖĞRENCİSİ OLMUŞUZ”
Postal Rıza karakterini oynayan Ercan Gezmiş ise, “1975 yılının Nisan ayında ilk Hababam sınıfını çekmeye başladığımız zaman 17 yaşındaydık. Ne yapacağız ne edeceğiz ama bir filmde oynayacağımızı biliyoruz. Arzu Filmin gazete ilanı ile başvuran çok olmuştu ama ben rahmetli Halit Akçatepe abinin torpili ile bu kadroya girmiştim. Hababam Sınıfı için gazete ilanı verildiği gün Arzu Filmin Beyoğlu’ndaki ofisinin önü bir mahşerdi. Biz 25 kişi seçildik. Bugün aramızda olmayanlar var ama bir yıl önce bir araya geldikten sonra Türkiye’yi geziyoruz. Gittiğimiz her yerde bize karşı ilgi ve sevgi var biz de buna layık olmaya çalışıyoruz. Gittiğimiz her yerde şu soruyla karşılaşıyoruz ’Neden tekrar Hababam Sınıfını çekmiyorsunuz veya başka bir filmde oynamıyorsunuz’ diye. Ben de diyorum ki biz, Hababam Sınıfı filmlerinin oyuncuları, o dönemin bakır cezvesinin kum ateşte ağır ağır kaynayan bir kahveyiz. Bugünkü kahve makinasının tadında olamayız cevabını veriyorum. Eğer biz bugün Hababam Sınıfı büyüdü diye bir film yapsak Kemal Sunal yok, Adile Naşit yok, Münir Özkul yok, yani kaybettiğimiz değerlerimiz yok. Yeni Hababam Sınıfı çeken herkesin emeğine saygı duyarım ama o filmler sadece sömestr tatillerine yetiştirilen ticari amaçlı filmlerdir. 45 yılındayız evvelki gün bir ulusal kanal yayınladı ve reytingleri alt üst etti. Şu anda Hababam Sınıfı serisini 7.nesil seyrediyor. Ne mutlu bize ki Hababam Sınıfının birer öğrencisi olmuşuz. Biz Hababam Sınıfı öğrencisi olmaktan onur duyuyoruz. Bu onur biz yaşadığımız müddetçe bizimle birlikte yaşayacak” diye anlattı.
“MÜHENDİS BEY BURAYA BİR KAÇIŞ PLANI ÇİZ DE MÜHENDİSLİĞİNİ GÖRELİM”
Dilaver Gür ise, ünlü kaçış planını çizmeyi şu şekilde anlattı: “Ben İstanbul’da Mühendislik tahsili görüyordum ikinci sınıfta. Ben de gazete ilanı görerek başvurdum. Hababam Sınıfında benim rolüm çoktu. Kemal Sunal ile bir sahnemiz var diyor ki ‘Lan Dilaver saçımın bu tarafı yatmıyor’ ben de ‘Neden Şaban diyorum’ diyorum. O da ‘Bugün yakışıklı olmam lazım’ diyor. Sınıftaki tahtaya çizilen bütün matematik formüllerini ben çiziyordum. Bir de okuldan kaçış sahnesi var orda da tahtadaki planı ben çizdim. Ertem Eğilmez yanıma geldi ve dedi ki ‘Hadi Mühendis bey buraya bir kaçış planı çiz de mühendisliğini görelim’ dedi ve gitti. Ben de çıktım binanın dışında bir buçuk saatte binanın resmini çizdim tebeşirle. Ertem Eğilmez içeri girdi ve tahtaya bakarak ‘Tamam sen mühendis olmuşsun’ dedi. Benim de öyle unutulmaz bir sahnem oldu.”
“BABA HERKESİ ŞÖHRET ETTİN BİZE BİR ŞEY YOK”
Necati Demirel de Hababam Sınıfı’nda oynadığı günleri şöyle anlattı: “Ben Hababam Sınıfı Uyanıyor serisinde oynadım. O dönemde Ertem Abi benim tanıdığım bir grup vardı oraya gelirdi. Ertem Abi bize geldiğinde çok espriliydi. Ben de ona baba derdim. Ben bir gün ‘Baba herkesi şöhret ettin bize bir şey yok’ dedim. ‘Oynayacaksan Çarşamba günü Yazıhaneye gel’ dedi. Arzu Filme gittiğimde merdivenler insan dolu. Herkes ne oluyor derken ben içeri girdim ve hemen geç oraya Orhan yazsın dedi. Filmdeki rolüm ise İnek Şaban’ın babası tereyağı yolluyor. Onu dolaptan çalan Halit Abi ile benim. Filmi oynarken bir senelik asker kaçağıydım. Film bittikten sonra askere gittim. Ben askerden dönene kadar film vizyondan kalktı. Askerden döndükten sonra 1983’te TRT oynattı filmi ben oradan seyrettim.”
Dilvin ALTIKARDEŞ
Editör: Boğaz Gazetesi
