Yayılımcı algler, mercanların üzerini kapatarak fotosentez aktivitelerini engelleyerek ölmesine neden olurken, insanların bölgede attığı çapalar da mercanlara zarar veriyor.
Çanakkale Boğazı kıyılarında yapılan mercan resif konulu deniz araştırmalarında, boğazın mercan dağılım haritaları çıkartılarak, türlerin taksonomileri ve ekolojik özelliklerinin irdelendiği makaleler yayımlanmıştı. IUCN tarafından bildirilen güncel raporlarda Çanakkale Boğazının birkaç bölgesinde koloni oluşturan mercanların yoğun dağılım gösterdiği ve bazı türlerin nesli tehlike altında olan canlılar listesine alındığı bildirildi.
Deniz Teknolojileri Meslek Yüksekokulu Öğretim Üyesi, proje yürütücüsü Yrd. Doç. Dr. Barış Özalp, bugüne kadar elde edilen verileri ve mercan projeleri çıktılarını paylaştı. Son zamanda yapılan araştırmalar, boğazda sahip olunan özel habitatların, doğal iklimsel değişiklikler sebebiyle tahrip olduğunu ortaya koydu. Buna bir de insan baskısı, çapa atım faaliyetleri eklendiğinde, yapay sebepler sebebiyle türlerin ölmesinin de oldukça vahim bir durum oluşturduğu belirtildi.
Özalp'in elde ettiği verilere göre, Dardanos bölgesi mercanlarının yaşamsal sürdürülebilirliklerinde sorunlar sebebiyle ‘Alarm’ seviyesi geçilmiş durumda. Sıcaklık artışları ve kirlilik sebebiyle olduğu tahmin edilen diğer sorunlardan birisi de mercanlar üzerindeki yayılımcı alglerin oranının artması. Caulerpa racemosa ve şu an yayın sürecinde olan bazı alglerin mercanların üzerini kapatarak fotosentez aktivitelerini engellediği ve ölümlerine sebep olduğu belirlendi. Bunların yanı sıra türler üzerine çapa atılması da mercanlara zarar veriyor.
Özalp, 2008-2009 dönemi izleme çalışmalarında mercan canlılığının yüksek oranda olduğunu, şimdi özellikle nesli tehlike altında olan türü korumaya çalışılan ÇOMÜ-Dardanos yerleşkesi bölgesinde turuncu şamandıra çevresinde bazı alanlarda çapa atımı ve fanyalı ağların tahrip ettiği 14'ün üzerinde koloni tespit edildiğini söyledi.
Özalp, “Bilinçsizce yapılan çapa atımı, direk koloni ölümü meydana getiriyor. Şamandıra bölgesi korunması gereken bir alan. Zaten hassas ekosistemi korumak amacıyla sabitlemiştik bu şamandıraları ve balıkçıların da bu şamandıralara bağlanarak olta balıkçığı yapabileceğini ifade etmiştik. Atılan ağlar da kolonileri ters çevirerek ölümlerine sebep oluyor. Gelecek günlerde yapılacak proje çalışmalarında, özellikle nesli tehlike altında olan mercan türlerinin yaşam sürdüğü bölgelerde turuncu koruma şamandıralarının sayısının arttırılması ve balıkçılara da fayda sağlanması hedefleniyor. Resmi çapa yasağı getirmek çözüm olmasa da, tekneli küçük ölçekli olta balıkçılığı yapanların vicdani sorumluluğu üzerine alması ve şamandıra bölgeleri çevresindeki faaliyetlerde yüksek hassasiyet göstermelerini bekliyoruz” dedi.
Editör: Boğaz Gazetesi