Çanakkale CHP İl Başkanı Metin Ümit Ural ve ilçe başkanlarını, Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan makamında ağırladı. Ural, yaptıkları ziyarette Başkan Gökhan’a, “Son iki gündür size olan saldırılara bir basın açıklaması yaptık hep birlikte il örgütümüz olarak, ilçe başkanlarımız ile birlikte. Sonrasında da ziyaret etmek istedik” dedi.

O AFİŞE TEPKİ!
Gökhan, yapılan ziyaretin ‘destek’ ziyareti olduğunu söyleyerek, “Kendileri linç oluyor ama anlayana. Onları ben olurlarına bıraktım, iyice dağıttılar. Şimdi bir afiş var, 18 Mart Zaferi afişi. Abide, Mustafa Kemal kalpaklı, ‘Hilal’in Gölgesinde Saklı Abideler’ yazıyor ve altında şöyle yazıyor; Mustafa Kemal (ATATÜRK) Bey. Bu yılki afişimiz bu. Önce astırmayayım dedim, sonra bırak dedim ibreti âlem için asayım da herkes görsün, siyasetini siz yaparsınız. Sonunda ‘bey’e düştü, onu da gördük. Şu bey hiç kullanılmamıştır bugüne kadar Mustafa Kemal ile ilgili. Mustafa Bey, Kemal Bey… Alıştılar ya bunlar ‘Bay Kemal’e, Bay Atatürk. Yavaş yavaş yok etmeye çalışıyorlar” diyerek eleştiride bulundu.

“BANA KİMSE MİLLİYETÇİLİK NUMARASI ÇEKMEYECEK”
Gökhan, kendisine yönelik yapılan eleştirilerle ilgili olarak, “Şimdi bu güncel konunun bu şekilde abartılmaya çalışılmasının nedeni, kusurlarını örtme çabasıdır. ‘Kral çıplak’ dendiği için bunlar çıldırıyorlar. Bu sadece ben de değil Sayın Genel Başkanı’nın konuşmasında da bu vardı. Aynı sözleri söyledi. Sayın Muharrem Erkek ve Özgür Ceylan da basın açıklaması yapmışlar, dedi ki ‘4 Şubat’ın Grup Toplantısını izle’ dedi. Orada bugün olanları, Rusya’da imzalanmış olan süreci o zaman söylemişti, böyle yapın demişti, çok kızmışlardı, aynısını yaptılar. Zaten, bizim söylediğimiz açılan konu mecliste olay şu; biz biliyorsunuz İdlib’te birçok Türk noktaları var, bu noktalarda ne oldu diye bakıyoruz, hiçbir şey olmadı, sadece noktalar var. Ama bir şey oldu, o noktalarda bir gün 33 askerimiz bir aradayken topluca bir binanın içerisindeyken bombayla şehit oldu. Sadece 33 ile de kalmadık, 59’a kadar oldu. O zaman da söylenmişti. Rusya ve Suriye Arap Cumhuriyeti, şimdi ona geldiler biliyorsunuz, o cümleyi kullanıyoruz artık, rejim değil çünkü Rusya’da onun altına imza attık. Burada Özgür Suriye Ordusu denilen ve onlarla beraber paralel hareket eden Haşdi Şabi ve diğer unsurlarla beraber hareket ediyorlar. Onlar da bunları terörist olarak ilan ediyorlar ve bunları bombalıyorlar. Biz Haşdi Şabi kısmını terörist ilan ettik son zamanlarda. Bu Özgür Suriye Ordusu, bunları donattık, eğittik, saldık. Şimdi sen onlarla iç içeysen, askerini savunma noktasında planlayamamışsan, 59 tane asker şehit oldu, sonuç ne oldu? Bana bir sonuç söyleyin arkadaşlar. Şu oldu, 59 şehit verdik ama bunu kazandık deyin, ne oldu? Mevcut sınırlar giderek daraldı. Suriye Arap Cumhuriyeti toprak kazandı. Bizim birlikler, Suriye Birliklerinin ortasında kaldı ve ileri doğru ittiler, M4 Karayolu’na 6 kilometre baraj kurdular, aşağıya gelemeyecekler, kimler işte o unsurlar ve Türkiye ile o sınırın arasında sıkışıp kaldılar” dedi.

“Biz çok yüksek diplomasi bildiğimizden dolayı söylemiyoruz. Bunu herkes televizyonlarda, uzmanlar, siyasetçilerimiz söylüyor” diyen Gökhan, “Burada Türk askerinin risk altında olduğunu, iyi korunamadığını herkes biliyor. Çok önceden Rusya ile bu konuda anlaşıp, askerimizin güvenlik altına alınması gerekliydi. Benim söylediğim bu. Bunlar, biz teröristlere destek veriyoruz diye bizim askerleri vurdular. Konu bu. Şimdi, sonuçta bunlar bunu anlamazdan geliyorlar. Kendi kusurlarından dolayı bunlar başımıza geliyor. Bir de dikkat edin, hep Savunma Bakanı var ortada. Ne Genel Kurmay Başkanı var, ne Kara Kuvvetleri Komutanı var, hiç kimse yok. Adını biliyor musunuz, ben bilmiyorum. Eskiden bilirdik böyle şeyleri. Ama biz eskiden hepsini bilirdik çünkü onlar askeri açıdan bilgi sahibi, onlar ortadadır. Savunma Bakanı artık siyasi bir kimliktir ve dikkat edin, sınır bölgesine gidiyorlar, toplantı yapıyorlar, demeç veriyorlar, geri dönüyorlar. İçeride asker var. Birçok noktada asker var. Bir noktaya git, ‘Merhaba asker de, ne yapıyorsun de’, bir moral ver. Adamlar Irak’ta savaşırken Amerikan’ın komutanı gelip askerlere merhaba diyor, sen de de, sınırdan selam veriyorsun. Bunlar iç acıtıcı şeyler. Biz ne yaptık? Biz ne yaptık, şehitleri duyar duymaz hemen ertesi gün afişimizi astık, Türk Bayrağımız yanında ‘Başımız sağ olsun’ ve biz Çanakkale ruhu ile askerimizin yanındayız diye afişimiz halen daha duruyor. Bana kimse milliyetçilik numarası çekmeyecek” ifadelerini kullandı.

“BENİM SÖYLEDİKLERİM PARTİMİN BİREBİR DÜŞÜNCESİDİR”
Gökhan, açıklamasının devamında, “Klasik tabi bunların tarzı, saçma sapan yazıp duruyorlar. Umursamıyorum bile, dikkate bile almıyorum. Bülent Turan bir şeyler söylemiş, hiç umurumda bile değil. Benim işim doğruları söylemek. Doğru bildiğimi söylerim ve asla partimin genel siyasetinin dışında asla ahkâm kesmem. Farklı düşünsem bile partimden kendi kafama göre ahkâm kesmem. Benim söylediklerim partimin birebir düşüncesidir ve bunu Sayın Genel Başkan’ın ağzından duyuyoruz. Tersi olsa Genel Başkan bugüne kadar bana bir telefon ederdi, ‘ne yapıyorsun orada’ diye bir destur derdi” diyerek destek ziyareti için teşekkürlerini iletti.

Gizem Tuğçe BAYHAN
Editör: Boğaz Gazetesi