Meclis araştırma önergelerinin görüşmelerinde İYİ Parti Grubu adına söz alan Trabzon Milletvekili Hüseyin Örs, cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren balıkçılık alanında yapılmak istenenlerin ve kurulmak istenen sistemin bugün geldiği noktanın, arzu edilen düzeyin çok uzağında olduğunu savundu. Örs, "100 yıl önceki balıkçılığı geliştirmeye ve ülkenin önemli bir gelir kaynağı olması yönündeki öngörü ve akılcı adımlar, bugün, sınırlayan, yasaklayan ve balıkçıyı mağdur eden bir zihniyete dönüşmüştür." dedi.
Deniz ekosistemlerinin geleceğini güvence altına alan politikalara öncelik verilmesi gerektiğini vurgulayan Örs, "Yeni planlamalar yapılmalı ve balık stoklarının canlanması için çalışmalar hızlandırılmalıdır. Her türlü yasa dışı, kayıt dışı ve kural dışı faaliyetlerin engellenmesi için gerekli düzenlemeler ivedilikle yapılmalıdır ve uygulamaya konulmalıdır. Ülkeler arası farklılıklardan dolayı avlanmada uğradığımız kayıplara son verilmesi için gerekli çalışmalar yapılmalı, adımlar atılmalıdır." ifadelerini kullandı.
MHP İzmir Milletvekili Hasan Kalyoncu, başta AB üye ülkeleri olmak üzere, komşu ülke pazarları potansiyelinden yararlanılarak ikili veya bölgesel ticari anlaşmalar vesilesiyle dış pazarların geliştirilmesinin, sektör açısından önemine değinerek, AB'ye ihraç edilen en önemli hayvansal ürünün su ürünleri olduğunun altını çizdi.
Sektörün ticari potansiyelinin gelişmesi açısından, üretim kadar yeni pazar alanlarının oluşturulmasının da önemli olduğunu dile getiren Kalyoncu, şöyle devam etti: "Sucul ekosistemlerin ve ilgili faaliyetlerin iklim değişikliğinin öngörülemeyen etkilerinden korunabilmesi amacıyla konunun stratejik yönden yaklaşılması doğrultusunda ele alınması, sektörel sürdürülebilirliğin sağlanması gerekmektedir. Bu nedenle tehdit altında olduğu kesin olan iç su ürünleri üretim faaliyetlerinin değişimlere uygun planlanması, denizlerimizde ve iç sularımızda istilacı türlerin mevcut ve gelecekteki durumlarının belirlenmesi ve sorunlarının çözümüne yönelik çalışmaların birincil paydaşların katılımı ve katkısıyla planlanması hayati önem taşımaktadır."
HDP Mersin Milletvekili Rıdvan Turan, balıkçılığın sorunlarını çözmek için anahtar halkanın, küçük ölçekli balıkçılığın desteklenmesi olduğunu, kooperatifçilik temelinde bu alanda da çok ciddi sorunlar bulunduğunu öne sürdü. Su kooperatiflerinin işlevsel hale getirilemediğini savunan Turan, "Dünün sorunu balıkçılık, balık ürününün artırılmasıydı, daha çok tutmaktı belki; şu andaki temel sorunumuzsa daha az avlanmaktır, ekosistemi daha fazla korumaktır." diye konuştu.
CHP Sinop Milletvekili Barış Karadeniz, acilen balık kurumu oluşturulmasını istedi. Su ürünleri mühendislerine imza yetkisi verilmediğini belirten Karadeniz, "Dışarıdan gelen ürünlere su ürünleri mühendisleri imza atıyor, biz Türk hükümeti olarak kabul etmiyoruz. Su ürünleri mühendislerine yetki kanunu çıkartmamız lazım." önerisinde bulundu.
AK Parti Kayseri Milletvekili İsmail Emrah Karayel, Su Ürünleri Kanunu'nda yapılan değişikliğe işaret ederek, bu kanun sayesinde yasa dışı avcılık yapan 550 kaçak teknenin mülkiyetinin kamuya geçirildiğini anlattı. Türkiye'nin, yetiştiricilik anlamında dünyada 18, AB ülkeleri arasında birinci sırada olduğunu bildiren Karayel, "2002 yılında sadece 61 bin ton olan üreticilik, şu an yarım milyon tonun üzerine çıktı. Bu sektörde istihdam sayısı ciddi şekilde arttı. Bunun ülkemize 2022 yılı sonunda getirdiği döviz 1,7 milyar dolar. İhracat anlamında da yetiştiricilik ülkemizin önemli kalemlerinden birisini oluşturuyor." ifadesini kullandı. Araştırma komisyonunda bütün paydaşların dinleneceğini kaydeden Karayel, su ürünleriyle ilgili denizlerde yaşanan sıkıntıların başında çevre kirliliği kaynaklı sıkıntıların geldiğini söyledi. Konuşmaların ardından oylanan grup önerileri kabul edildi. Kurulan araştırma komisyonu 21 üyeden oluşacak. (Kaynak: www.tbmm.gov.tr)
Editör: Boğaz Gazetesi