Çanakkale Boğazı, Kuzey Ege ve Güney Marmara'daki adalara yolcu ile araç taşıyan Gestaş firması, 21 gemiden oluşan filosuyla yaz kış demeden hizmet veriyor. Gestaş, Boğaz hattında; Çanakkale-Eceabat, Çanakkale-Kilitbahir, Lapseki-Gelibolu arasında, Kuzey Ege'de Bozcaada-Geyikli, Gökçeada-Kabatepe ve Güney Marmara'da Erdek, Avşa, Marmara, Balıklı ve Ekinlik arasında deniz ulaşımını sağlıyor. Ancak Türkiye'nin en büyük adası Gökçeada ile Türkiye'de köyü bulunmayan tek ada olan Bozcaada'nın Kuzey Ege Denizi'nde bulunması, kış aylarında bazı günler zorlu hava koşullarında deniz ulaşımını zorlaştırıyor. Yaz aylarında adalara olan talep nedeniyle dolmuş usulü sefer yapan ve adeta deniz üzerine köprü kuran feribotların yolculuğu, kış aylarında sanıldığı kadar kolay olmuyor. Kuzey Ege Denizi'nde lodos ve poyraz fırtınalarının yaşandığı günlerde Gökçeada ve Bozcaada'ya feribot seferleri iptal oluyor. Sadece deniz yoluyla toplu ulaşım sağlandığından deniz ulaşımı durduğunda mağduriyetler de kaçınılmaz oluyor.
'BAZEN İSKELEYE YANAŞAMADAN GERİ DÖNDÜĞÜMÜZ OLDU'
Gestaş firmasının 'Şehid Ömer Halisdemir' isimli arabalı vapurunda kaptanlık yapan İsmail Aksu, kış aylarında Bozcaada ve Gökçeada'ya seferlerin kimi zaman zor şartlar altında yapılabildiğini söyledi. Bozcaada-Geyikli hattındaki seferlerin güneyli, Kabatepe-Gökçeada hattındaki seferlerin ise kuzeyli rüzgarlardan olumsuz etkilendiğini anlatan kaptan İsmail Aksu, şunları ifade etti:
"Bozcaada hattında 6 ve üzeri güneyli rüzgar estiği vakit seferleri iptal etmek zorunda kalıyoruz. Bizim seferleri iptal etmemizin sebebi aşırı denizler olması. Yolcularımızın can ve mal güvenliğini tehlikeye atmamak için seferleri iptal ediyoruz. Biz bu günlerde dahi adalara hiç olmazsa günde bir sefer ile ulaşım sağlamaya çalışıyoruz. Bazen mümkün olmuyor. Özellikle Geyikli'deki Yükyeri İskelesi aşırı kaba denizler yaptığı için gemimiz iskelede araç ve yolcu tahliyesinde sıkıntılar yaşıyor. Hem gemimize hem de yolcularımıza ve araçlarına zarar verme durumu olduğu için seferleri iptal ediyoruz. Özellikle Bozcaada'dan kalkıp Yükyeri İskelesi'ne yaklaştıkça aşırı kaba denizler oluyor. Biz bir şekilde iskeleye ulaşıyoruz. Biraz denizlerle gemiler sallanıyor. Bu da normaldir. Ama iskeleye yanaştıktan sonra problemler başlıyor. Aşırı denizler geminin iskelede rahat durmasını engelliyor. Rampadayken geminin kapağı aşağı yukarı yerden yarım metre, bir metre arasında kalkıyor. Araçların giriş ve çıkışında sıkıntı oluyor. Bazen araçları boşaltamadan Bozcaada'ya döndüğümüz seferler oldu. Bozcaada’dan kalktık çok sert bir lodos havaydı, 7-8 şiddetinde bir havaydı. Yani şartları zorlayarak bir sefer yaptık. Yanaştık fakat araçları tahliye edemeden bir veya iki araç çıktı ya da çıkamadı yolcuların hepsini boşaltamadan kalkıp Bozcaada’ya geri döndük."
'DALGALARIN 4-5 METREYİ BULDUĞU OLUYOR'
Adalara ulaşımın devamlılığı için olumsuz hava koşullarında dev dalgalar ile boğuşmak zorunda kaldıklarını söyleyen kaptan İsmail Aksu, "Denizler kafadan vurduğu vakit serpintileri köprü üzerine kadar geliyor. Bu gibi zamanlarda Gökçeada'ya ulaşım daha sıkıntılı. Orada hem lodos hem poyraz denizleri gemiyi çok daha etkiliyor. Aşağı yukarı 1 buçuk, 1 saat 45 dakika veya 2 saat sürüyor. Sert havalarda 3-4 saati buluyor. Çünkü yükselmeniz gerekiyor. Yunanistan'ın Semadirek Adası'na doğru dönmeniz gerekiyor, orası daha da sıkıntılı. Çanakkale Boğazı'ndaki hava ile Kuzey Ege'deki hava bir değil. Orası boğaz, burası daha açık ve daha büyük denizler getiriyor. Orada hiç esmeyen hava burada çok daha değişik esebiliyor. Bir gün, iki gün lodostan havalar esiyor. Denizlerin kalması 5-6 veya 10 saat sürebiliyor. Getirdiği ağır denizler, vardal denizleri, kaba denizler devam ediyor. Dalgaların 4-5 metreyi bulduğu oluyor. Kıyıya yaklaştıkça deniz orada sığlaşıyor. Sığlaştıkça denizler büyüyor, kırılma yapıyor. O da bizim gemilerimizi çok etkiliyor. Çok tehlike hissedersek zaten sefer almıyoruz. Zaten sefer almamak bir önlemdir. Tehlikenin içine girdikten sonra görerek içine girmiyorsunuz. Ama şartlarımızı zorlayarak yolcularımızın can ve mal güvenliğini tehlikeye atmayacak şekilde de seferlerimizi yapmaya çalışıyoruz" diye konuştu.
'ÜLKEMİZDEKİ HAVA ŞARTLARI ÇOK DEĞİŞTİ'
Türkiye'deki hava şartlarının çok değiştiğine dikkat çeken Aksu, "Ege’de hortumlar ve fırtınalar oldu. Bu sene burada havalar çok esti. Çanakkale’de normalde bu kadar lodos havası esmez. Lodoslarla beraber bu sene belki biraz daha artmış olabilir. Bu sene özel bir sene. Ocak ayından Şubat ayına kadar lodos havaları esti. Çok sert havalar yaptı. Bozcaada’dan Geyikli'ye 40-45 dakika arasında gidiyoruz. Gemimiz 9-10 mil arası yapıyor. Hava sertleşirse bu süre 1 saat 15 dakikayı da bulabilir. Çünkü denizlere gemiyi ayarlamamız gerekiyor. Direk gidemiyoruz, Kuzey'e ya da Güney'e doğru yükselerek, denizleri kollayarak iskeleye yanaşıyoruz. Yandan dalga almayacak bu gemiler. Yandan aldığı vakit, bir taksiyi yandan sallamak gibi bu gemiler yandan çok sallanır. Baş omuzluktan ve baş taraftan hem gemi daha rahat ilerler hem yolcuyu da araçları da rahatsız etmez. Genelde baş omuzluktan denizleri alarak ve kollayarak seferlerimizi yapıyoruz” dedi.
Bozcaada'dan dönen Bünyamin Olgun isimli vatandaş ise, fırtınalı havalarda sefer olup olmadığına bakarak yola çıktığını söyledi. Selçuk Avcı isimli vatandaş da, fırtınalı bir havada Gökçeada'ya giderken tedirginlik yaşadığını ifade ederek, "Gemi ister istemez sallanıyor. İki katlıydı gemi, hem altta hem üstte araba vardı. O zaman içimde bir korku olmuştu” dedi.
Zamanının büyük bölümünü Bozcaada'da geçiren Hakan Börekçi ise "Seferlerin yapılıp yapılmayacağına kaptan karar veriyor ve inisiyatifini kullanıyor. Kaptanlarımıza çok inanıyoruz ve güveniyoruz. Ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar. Bu sene çok iptal oldu. Bize açıklanan, ‘kaptan bu hava da gitmek istemiyor’ şeklinde. Tabi ki kimsenin can güvenliğini riske atmamak için gitmiyorlar’ diye konuştu.
Editör: Boğaz Gazetesi