Ramazan ayı öncesinde zam üstüne zam gelen kırmızı et fiyatlarına, geçtiğimiz hafta başında bir zam daha gelmişti. Son zam ile birlikte, kırmızı et fiyatlarında Mart ve Mayıs ayı arasındaki fark 40 TL'ye çıktı. Dana kıymanın kilosu Çanakkale’de 170 TL'den satılırken, tavuk eti 70 TL'ye dayandı.

Et, tavuk ve balık… Yaşadığımız coğrafyada bolca bulunabilir ve erişilebilirken, alım gücünün ciddi oranda düşmesiyle beraber, günden güne tüketimi zorlaşan besinler arasında yerini aldı. Son zamlar çerçevesinde, Çanakkale’deki kırmızı ve beyaz et fiyatları ile mevcut müşteri taleplerini yerel esnaflarla konuştuk. Esnaflar; ete ulaşabilen Çanakkalelinin, beyaz et fiyatlarını yüksek bulması sebebiyle, kırmızı ete yöneldiğini belirtti. Etin yanı sıra Balıkçı Hali esnafı balık satışlarıyla ilgili, av yasağının yanlış anlaşıldığını söyleyerek, hava sıcaklıklarının da artmasının satışların düşmesine tuz biber olduğunu ekledi. Ticaretten kâr marjı beklentisini artık bıraktıklarını söyleyen esnaflar, dar gelirli insanların et tüketmeyi ciddi oranda azalttığını iletti. Eldeki son verilere göre, maddi durumu yetersiz olan Çanakkalelilerin et tüketmeyi azalttığı fark edilirken, protein ihtiyaçlarını nasıl karşıladıkları merak konusu haline geldi.

ASGARİ ÜCRETLİ ETİ ZOR ALIYOR

Aralık ayında 85 TL olan kıymaya üç kere zam geldiğinden bahseden Kasap Hasan Turan, “Aralık ayında 85 TL idi kıyma, sonra üç kere zam geldi üzerine. 120 oldu, Ramazan öncesi 140 iken ardından gelen yeni zamla da 170’ye dayandı. Dana kıyma: 170; kuşbaşı 180… Bu fiyatın sebebi de kesimlerden dolayı… Kesim fiyatları yüksek olduğu için… Aşağı yukarı fiyatlar bu şekilde. Oynarsa 10 TL oynar. O da ancak dükkân satıcının kendisinindir veya kirası azdır. Etler zamlanınca insanlar sakatata döndü. Sakatat kıyma, sakatat kuşbaşı… Talep onlara kaydı ancak yakında onlara da zam gelmesini bekliyoruz. Karı-koca çalışan aileler et alabiliyor. Dar gelirli insanlar artık bize gelemiyor. Daha önce 250-300 TL alışveriş yapıyorlardı aylık, şimdi ise 500-600 TL’yi buldu. Asgari ücretle çalışan insan bize zor geliyor. Geldiğinde ya sucuk alıyor ya tavuk alıyor. Asgari ücretliye kuzu kuşbaşı verebiliriz, henüz zam gelmedi. Kıyma veririz, köfte yapılabilir, yumurta kırabilir ya da yemeklere katabilir. Kuşbaşı da aynı şekilde…” ifadeleriyle uygun fiyatlı et tüketmenin yöntemlerini aktardı.

ET ALMAK ZORUNDA OLAN İNSANLAR VAR: “ÇOCUKLAR KÖFTE YİYECEK”

Dükkânı açalı henüz 1 buçuk yıl olduğunu belirten Kasap Ender Öztürk ise, “O zamanlar kıyma, 50-60 TL civarındaydı. Şu an ise, 170 TL… Ki son üç hafta içerisinde zaten 30 TL kadar zam geldi ete. Ben müşteri potansiyelime bakıyorum. Hep gelenler gelmeye devam ediyor, bir sorun yok. Ancak artık 3-4 günde bir et almaya gelen müşteri, 10 günde bir geliyor. Bu da alım gücüyle alakalı. Bugün ne almayı düşünüyorsam, üç katı arttı. Hangi birine yetecek bu insanlar? Maaşa zam yapmakla bitmiyor bu mesele, hatta keşke yapmasalardı da bu zamlar gelmeseydi. Et almayı bırakmak gibi bir ihtimal de yok. Bugün belki ayakkabı, gömlek almazsın ama yemeği 1-2 gün kesersin, üçüncü gün tamamdır, yemek zorundasın. Bekâr insanlar için bir sorun yok belki, tavuk döner yer geçer ama çoluk çocuk olduğu zaman evde çocuklar ne yiyecek bu sefer? Köfte lazım, çocuklara sucuk… Kişi bir kangal alamıyor da yarım kangal alıyor o zaman... Yarım kilo kıyma alıyor, bugün 3-4 köfte yeriz, yarına bakarız derdinde herkes…” dedi.

TAVUK PARASI ÜZERİNE EKLEYİP KIRMIZI ET ALANLAR ARTTI

Bazı dükkânlarda ‘tavuk kıyma’ satışının görülmesi üzerine konuşan Öztürk, “Kasap dükkânında tavuk kıyma etik olmaz. Güven vermiyor en başta zaten. Dana kıyması gelmiş bir insan nereden bilsin içinde tavuk kıyma olmadığını? Güven olmuyor ben de vermiyorum o yüzden. Eğer patenti vesaire yoksa yasak zaten. Sadece tavuk satma izni olan insanlar için farklı tabii ki onlar yapabilir. Aksi takdirde denetlediklerinde büyük cezaları var, dükkânı bile kapatırlar yani. Et almayı bırakıp tavuğa geçenler olmadı. Hatta tam tersi tavuktan ete yönelenler oldu çünkü inciğin kilosu 99 TL… Bunu alacak olan kişi ben bunun üzerine eklerim, en azından et yerim diyor. Aynı paraya geliyor zaten diyorlar. Aynı gün içerisinde 4 inciği 5 farklı müşteri bu sebepten dolayı bıraktı. ‘İncik alayım, küçük olan yeter’ diyor. 50 TL olduğunu öğrenince kalsın diyor” ifadeleriyle mevcut durumu özetledi.

“NORMALDE TİCARETTEN PARA KAZANILIRDI AMA…”

Piyasanın genel durumunu değerlendirdiğinde, Ramazan’dan öncesi ile şimdiki fiyat durumunun çok farklı olduğunu ifade eden Kasap İsmail Amaç, “Ramazan’dan önce 85-90 TL olarak mezbahada kesilen karkas hayvanın, şimdiki fiyatının 120 TL’ye çıktığını görüyoruz. Bu doğal olarak sakatata da yansıyor. Bakın, Eylül ayından bahsetmiyorum. Yalnızca 1 ay önceden bahsediyorum. Dana ciğerini 90 TL’den satarken, şu anda 125 TL’den satmak zorundayım ki ‘kendi’ geçimimi sağlayayım. Zaten şu an ticaret yapanların hiçbiri para kazanmıyor. Normalde ticaret, para kazanmak için yapılır ama şu an insanlar sadece yaşamını geçirmek için ticaret yapıyorlar. Sabit gelirlilerin durumu zaten vahim... Biz ticaret yapıyoruz, aldığımızın-verdiğimizin üzerine kâr koyup, yaşamaya çalışıyoruz. Ama ülkemizin geneli, sabit gelirli: Memur, öğrenci, asker, işçi… Bu ülkenin en azından yüzde 80’i sabit gelirli… Tavuktan kırmızı ete geçenler var, haklılar. Ben, dana kıymasını 110 TL’den satıyorum ama onu ‘ben’ satıyorum. Çünkü kaburgadan sıyırma et, bu da onu daha ucuz yapıyor. Normalde kıyma, 150 TL’nin altında değil. Örneğin, güzide tavuk markalarımızdan birinin tavuk butunun kg fiyatı 105 TL… İnsanların tavuk yerine kırmızı eti tercih etmesi normal” ifadelerini kullandı.

PİLİÇ ÇEVİRME TALEP GÖRMÜYOR

Çarşı’da bulunan ve tavuk satan bazı esnaflar, talep yetersizliğinden dolayı artık piliç çevirme yapmayacaklarını belirtirken Amaç, kendisinin Ramazan öncesi ile aynı fiyattan satmaya devam ettiğini söyleyerek, “60 TL’ye satıyordum bütün olarak... Yarım isteyenlere de yarı fiyatına yarım veriyordum. Şimdi de aynı fiyat olmasına rağmen, nedense Ramazan öncesine oranla satışları yarı yarıya düştü” şeklinde konuştu.

BALIK DA YENMİYOR

Kırmızı et ve tavuk fiyatlarının çok arttığını, bu iki besine nazaran balığın en doğal ve en ucuz kaldığını belirten Balıkçı Volkan Kaşıkçı ,”Protein bakımından değerlendirdiğimizde de yine en ucuz balık ama vatandaşların ilgisi son zamanlarda yok. Nedenini biz de çözemiyoruz, alım gücü diye düşünüyoruz. Şimdi av yasağı var fakat büyük, sanayi tipi, gırgır ve trol diye tabir ettiğimiz araçlar için geçerli… Çanakkale’de dalyanlar kuruluyor, dolayısıyla her gün günlük balığımız bulunuyor. Ama vatandaş, av yasağını duyunca komple balık avlamanın yasak olduğunu düşünüyor. Aslında küçük balıklarda, dalyanlarda, olta balıkçılığında avlamaya devam ediyoruz. Havalar ısındığı an satışlar da düşmeye başladı. Ama av yasağı konusunda bir bilgi kirliliği olduğu gerçek… Bu dönemde balık avlanması yasak, şoklanmış balıklar çıkartılıyor yönünde düşünülüyor. Ancak alakası yok, taze balık çıkıyor. Her sene yaz aylarında balık satışında bir düşüş oluyordu zaten fakat bu sene mevcut ekonomiden dolayı ekstra bir durum var. Kıymanın kilo fiyatının 200 TL’yi geçeceğinden bahsediliyor. Bunun yanında balık çok pahalı diyorlar ama 1 kilo sardalye şu an 50 TL… Bununla da 3 kişi çok rahat karnını doyurabilir. Kişi başı ekmek arası hiçbir şey yenilmiyor 50 TL’ye…” diyerek balığın en ucuz protein olduğunun altını çizdi.

Sevi Gözay UĞURLU
Editör: Boğaz Gazetesi