Çanakkale Kent Müzesi, tarih kokan arşivinden gün yüzüne çıkardığı yeni bir çalışmayla şehrin önemli simgelerinden biri olan Çanakkale İskelesi'ne dair nostaljik bir yolculuğa davet ediyor. Geçmişte deniz yolculuklarının başlangıç noktası, balıkçıların hayat telaşına tanıklık eden bu iskele, bugün modern bir durak olarak Çanakkale’nin ruhunu yaşatmaya devam ediyor. Kent Müzesi'nin arşivinden çıkan fotoğraflar, iskelede yaşanan eski günlerin canlı birer hatırası. Fotoğraflarda: Balıkçıların telaşlı hazırlıkları, Yolcuların feribotlara binmek için sabırsızlandığı anlar, Feribotların limana yanaştığı sahneler göze çarpıyor. Bir zamanlar insanların yolculuk hayallerine açılan kapı olan iskele, bugün modern şehir dokusuyla harmanlanmış hâliyle dikkat çekiyor. Ancak denizin ve iskelelerin o değişmeyen ruhu, her rüzgârla geçmişin bir fısıltısını taşıyor.
Geçmişin İzleri ve Bugünün Dokusu
Eski Çanakkale İskelesi, sadece ulaşımın değil, aynı zamanda insan hikâyelerinin de bir parçasıydı. Her dalganın şehre getirdiği hatıralar, günümüzde modern mimarinin altında yaşamaya devam ediyor. Bugünkü iskele, eski dokusunu korurken çağdaş bir kimlik kazandı; feribotlar düzenli bir şekilde yolcularını ağırlıyor ve şehrin modern ritmine eşlik ediyor.
Denizin Fısıltıları: Çanakkale’nin Değişmeyen Ruhu
Zaman geçse de Çanakkale İskelesi’nin denize uzanan kimliği ve derin anlamı hiç değişmedi. Denizin kokusu, rüzgârın sesi ve dalgaların ritmi, geçmişle bugünü birleştiren bir köprü olmaya devam ediyor. Çanakkale Kent Müzesi, bu nostaljik hatırayı fotoğraf sergisiyle gözler önüne sererken, ziyaretçilerini geçmişe doğru unutulmaz bir yolculuğa çıkarmayı amaçlıyor. İskelenin tarihi hikâyesine tanıklık etmek isteyen herkesi, Kent Müzesi'ne davet ediyor.