Kimliğiyle hem batı hem de doğu kültürünü özümsemiş ve bu birleşimi eserleri ve sanatıyla yansıtmış olan Cihat Aşkın, ülkemizin en önemli kültür temsilcilerinden biri olarak kabul ediliyor. Keman virtüözü olarak dört kıtada verdiği konserler, resitaller, seminerler, dersler ve yayınlarla sanatını dünya çapında yansıtıyor. Türk Keman Okulu'nun uluslararası temsilcisi olan Cihat Aşkın, Anadolu'da başlattığı "Cihat Aşkın ve Küçük Arkadaşları (CAKA)" projesi ile gençlerin umudu haline geldi. Ülkemizin 21. yüzyıldaki en önemli sanatçı kaynaklarından birini oluşturuyor.
Cihat Aşkın ve ÇOMÜ Devlet Konservatuarı Senfoni Orkestrası buluştu
Cihat Aşkın, bu kez Çanakkale'de sahneye çıktı. Dünyaca ünlü keman virtüözümüz, Şef Bahadır Çokamay yönetimindeki Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Devlet Konservatuarı Senfoni Orkestrası ile unutulmaz bir konser sundu.
Yoğun ilgi gören konser
Konser, Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, Eşi Hale Gökhan, akademisyenler, öğrenciler ve çok sayıda vatandaşın katılımıyla gerçekleşti. Sahneye ilk çıkan ÇOMÜ Devlet Konservatuarı Senfoni Orkestrası, Sibelius'un eserini seslendirdi. Ardından gecenin onur konuğu Cihat Aşkın, kendisi için yazılmış "Boğaziçi Mehtaplarında" konçertosunu icra etti. Eserleri hakkında bilgiler veren Cahit Aşkın “ÇOMÜ Devlet Konservatuarı Senfoni Orkestrası çok iyi hazırlanmış. Ben Üniversitemize, Belediyemize ve orkestra şefime çok teşekkür ediyorum. Bu gün seslendirileceğimiz eser, Çanakkale’de ilk defa seslendirilecek olan Değerli bestecimiz Emre Araca’nın ‘Boğaziçi Mehtaplarında’ başlığını taşıyan bir keman konçertosu. Bu konçerto benim için bestelenmişti. Seslendirilişini de ben Londra’da Gerçekleştirdim. Daha sonra Çek Cumhuriyetinde, Almanya’da ve farklı ülkelerde icra ederken ülkemizde deİstanbul, Ankara, Antalya, Mersin gibi yerlerde seslendirdik Çanakkale’de de ilk defa seslendiriyoruz. Eser üç bölümden oluşuyor. İlk bölüm oldukça hareketli ve minimalist ögelerle bezenmiş içinde nostaljik bir takım duygular var. İkinci bölüm tamamen bizim ezgilerimizden, motiflerinden esinlenerek yazılmış bir eser. Üçüncü bölümde de bizim zaman zaman aksak ritimlerimiz, zaman zaman farklı ritimlerin bir araya gelmesi ile biraz Balkan, biraz Anadolu rengi karışık bir eser. Bu eseri seslendirdikten sonra dinleyicilerden çok güzel tepkiler almıştık’’ dedi.
Haber: Fırat Gür