Boyanın ana ham maddesini oluşturan, şifa dağıttığı kadar güzelliği ile de ormanların en güzelini oluşturan ‘Meşe’ türlerinden biri olan ve Çanakkale’de ismini antik dönem medeniyetlerden biri olan Troya’dan alan Troya Meşesinin faydaları da saymakla bitmiyor. 17. Yüz yılından bu yana tekstil sanayisinde özellikle boya üretiminde kabuğu kullanılan meşe türlerinden biri olan Truva Meşesi, Troya Antik Kenti ve çevresinde sık görüntüsü ile çevreye yeşil bir renk katıyor. Varlığı ile bölgede yüz yıllardır huzur veren Truva Meşesi, özellikleri ile de dikkat çekiyor.
Doğayı vatandaşlara aktaran Orman Yüksek Mühendisi Mehmet Akkan , Truva Meşesi ile ilgili kendi sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda “ Görünüşü, güzelliği, faydaları kısacası varlığı ile muhteşem bir ağaç olan Truva (Kazdağları) Meşesi. Makedonya Meşesinin alt türüdür. Dünyada deri ve tekstil sanayinde; sağlığa ve çevreye zararlı kimyasal uygulamalar yerine, içeriğinde doğal, tehlikeli bir madde veya kimyasal içermeyen çevreci bitkisel tanenlerin de olduğu malzemelerle uygulamalar tercih edilmektedir. Yapıştırıcı ve boyar madde üretiminde de kullanılan valeks, bitkisel tanen olarak deri tabaklamada kullanılmakta ve dünyada sadece Türkiye’de üretilmektedir. Üretimden açığa çıkan palamut küspesi biyoyakıt ve organik gübre olarak değerlendirilmektedir. Ayrıca meşe palamudu pelidi de hayvan yemi olarak kullanılmakla beraber belirli bir prosesten geçirilerek, glütensiz un olarak da faydalanılmaktadır. Truva meşesi de bu amaçla kullanılmıştır. Kuzey Ege coğrafyasının Troya merkezli çok önemli bir bitkisi, bir ağacı olan, Troya meşesinden bahsedeceğiz. Troya meşesi, Anadolu’nun veya Balkanların diğer meşelerinden farklı bir özellik taşır. Bu özelliği de Troya meşesinin ürünü olan palamudun taç dediğimiz dış kabuğunda bulunan tanin denilen maddenin tekstil ve deri boya sektöründe kullanımıdır. Kimyasal boya sektörü gelişmeden önce ve 17. yüzyıldan itibaren yılından Avrupa tekstil ve deri sektörünün boya ana ham maddesi olarak dış kabukları kullanılmıştır. Çanakkale (Sarıçayın kenarındaki üçgen çatılı taş bina), Geyikli, Küçükkuyu da, limanlara yakın üçgen çatılı depo binaları yapılmıştır. Meşenin pelitleri zengin besin maddesi içermektedir. Hayvanlar severek yerler, hatta Pelit dökümü zamanında başka bir şey yemeden bütün meşe ağacı altlarına giderek beslenirler. Kestane ile akraba olup, pelitleri yenilir. Acısı tadı olduğu için suda bekletilir acısı cıkarılır. Kestane gibi kavrulur veya unu yapılarak diğer besinlere karıştırılır. Guluten içermez, besin değeri fazladır, faydalı ve şifalıdır” ifadelerine yer verdi.
