Prof. Dr. Hanoğlu, nöropsikolojik değerlendirmenin beyin sağlığı ve işlevselliğinin ayrıntılı bir şekilde incelenmesine olanak sağladığını söyledi.
Demanslar gibi zihinsel becerileri etkileyen hastalıkların temelinde erken tanı tedavi süreçlerine de büyük etki oluşturuyor. Alzheimer, parkinson, inme, multipl skleroz gibi nörolojik hastalıklarda bilişsel bozuklukların erken tanısı, tedavi süreçlerini de olumlu yönde etkiliyor. Medipol Mega Üniversite Hastanesi’nden Nöroloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Lütfü Hanoğlu, bireylerin bilişsel risklerinin ortaya konulmasından demansların erken tanısına, bilişsel bozulmanın biçimini ortaya koyarak hastalıkta doğru tanının konulmasına ve doğru tedavi stratejilerinin belirlenmesinde nöropsikolojik testlerin önemli bir araç olduğunu söyledi.
Alzheimer’da erken teşhis
Nöropsikolojik testlerin bireyin bellek, düşünme ve diğer bilişsel işlevlerindeki değişikliklerini objektif bir şekilde değerlendirmeyi sağladığını ifade eden Prof. Dr. Hanoğlu, “Daha hafif bilişsel bozukluk döneminde yani klinik demansın ortaya çıkmasından önce başlamış olan bilişsle kaybın tanınmasını ve hangi tür demansa doğru ilerleyebileceğini anlayabilmemizi sağlıyor. Alzheimer hastalığı gibi ilerleyici demansların erken teşhisi ve farklı demans türlerinin bilişsel belirtilerinin doğru yorumlanması da bu testler sayesinde mümkün oluyor” diye konuştu.
Hastalıkları ayırt etmede kullanılıyor
Nöropsikolojik değerlendirmenin aynı zamanda psikiyatrik bozuklukların ve tıbbi durumların bilişsel etkilerini değerlendirmede de kullanıldığına dikkati çeken Prof. Dr. Hanoğlu, “Depresyon, anksiyete gibi psikiyatrik sorunlar ile Alzheimer hastalığı ve diğer demans durumlarını ayırt etmeye yardımcı olur, ayırıcı tanıda kullanılır. Özellikle demans tanılarında, nöropsikolojik değerlendirme ayırt edici bir araç olarak ön plana çıkar. Son dönemde hastalık sürecinin geciktirilebilmesine yönelik tedavilerin ortaya çıkmaya başlaması nedeniyle Alzheimer hastalığı gibi ilerleyici demansların erken teşhisi ve farklı demans türlerinin bilişsel belirtilerinin doğru yorumlanması giderek son derecede önem kazanmıştır” açıklaması yaptı.
Nörolojik hastalıklarda bilişsel bozuklukların teşhisi için önemli
Testlerin önemine dikkat çeken Prof. Dr. Hanoğlu, “Nöropsikolojik değerlendirme, bireyin bilişsel ve zihinsel işlevlerinin derinlemesine incelenmesini sağlayan kapsamlı bir değerlendirme olarak önem kazanmaktadır. Bu değerlendirme yöntemleri, beyin sağlığı ve işlevselliği hakkında kritik bilgiler sunarak, inme, multipl skleroz, parkinson, epilepsi gibi nörolojik bozuklukların seyrinde ortaya çıkan bilişsel bozuklukların teşhisi ve tedavi sürecinin yönetilmesinde temel bir rol oynamaktadır. Nöropsikolojik değerlendirme günümüzdeki gelişmiş nörogörüntüleme yöntemlerine karşın hala bilişsel işlevlerin objektif değerlendirmesi için elimizdeki tek yöntemdir” dedi.
Alzheimer, parkinson, inme, multipl skleroz
Nöropsikolojik testlerin beyin tarafından kontrol edilen çeşitli bilişsel işlevleri değerlendirdiğini söyleyen Hanoğlu son olarak şunları söyledi:
“Bellek, görsel-uzamsal beceriler, dikkat, dil gibi alanlarda yapılan bu testler; bireyin yaşına, eğitim düzeyine ve değerlendirmenin amacına göre farklılık gösterir. Bu sayede alzheimer, parkinson, inme, multipl skleroz gibi nörolojik hastalıkların özellikleri çerçevesinde oluşturulan özelleşmiş test bataryaları halinde uygulanır.”