Platform, projenin üçüncü kez başlatılan Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) sürecine itiraz etmek amacıyla bu kez “dilekçe verme eylemi” gerçekleştirdi.

Atikhisar Barajı’na 1.4 km Mesafede

Koza Madencilik A.Ş. tarafından planlanan maden sahasının Çanakkale merkezine yalnızca 17 kilometre, Terziler Köyü’ne 1.3 km, Serçiler Köyü’ne ise 2.6 km mesafede bulunduğunu belirten çevreciler, en büyük tehlikenin ise alanın Atikhisar Barajı’na yalnızca 1.4 km uzaklıkta olmasından kaynaklandığını vurguladı.

İl Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürlüğü önünde bir araya gelen platform üyeleri ve çevreciler, ÇED İzin ve Denetim Genel Müdürlüğü’ne gönderilmek üzere dilekçelerini imzalayarak teslim etti.

“Yağmaya Sessiz Kalma, Yarın Susuz Kalma”

Eylemde, ellerinde “Yağmaya Sessiz Kalma, Yarın Susuz Kalma”, “Atikhisar Kurursa Çanakkale Susar” ve “Madene Verilecek Suyumuz Yok” yazılı dövizler taşıyan çevreciler, dilekçelerini verdikten sonra müdürlük binası önünde basın açıklaması yaptı.

Milletvekili Güneşhan da Destek Verdi

Eyleme CHP Çanakkale Milletvekili İsmet Güneşhan, CHP’li belediye meclis üyeleri ve birçok çevre gönüllüsü de katılarak destek verdi.

İmza atarken dikkat! İmza atarken dikkat!

“Atikhisar Barajı ciddi bir ağır metal kirliliği ile karşı karşıya kalacaktır”

Basın açıklamasında Çanakkale’nin tek içme suyu kaynağını korumak ve doğa talanına dur demek için kararlılıkla eylemlerini sürdüreceklerini belirten Kazdağları Ekoloji Platformu Sözcüsü ve DİSK Emekli Sen Çanakkale Şube Başkanı İrfan Kütüklü, “Çanakkale ili Merkez ilçesi Serçiler ve Terziler köylerinde Karapınar Açık Ocak- Altın -Gümüş Madeni açılmak istenilmektedir. ÇED raporu ile ilgili karar verilmesi için 16 Nisan 2025 tarihinde İnceleme ve Değerlendirme Kurulu toplantısı gerçekleştirilecektir. Proje Çanakkale il merkezine 17 km, Terziler köyüne 1,3 km, Serçiler köyüne 2,6 km mesafede bulunmaktadır.  Yerleşim yerlerine bu denli yakın bir açık ocak madenciliği, köyleri yaşanmaz hale getirecek, köylüler göçe zorlanacaktır. Ayrıca Proje, Çanakkale’nin içme suyunu sağlayan Atikhisar Barajı’na 1.400 metre mesafede, barajın orta ve uzun mesafe koruma alanları içerisindedir. Altın madenlerinin hemen tümünün çevresinde ağır metal kirliliği yaşandığı bilinmektedir. Fatsa Altın Madeni projesinin çevresinde Prof. Dr. Mehmet Aydın tarafından alınan örnekler üzerinden yapılan ölçümlerde hem sularda, hem de toprakta limitlerin çok üstünde ağır metal kirlilikleri ölçülmüş olup şirket hakkında “çevre kirliliği yaratmak” tan dolayı dava edilmiştir. Dava kapsamında mahkeme tarafından yaptırılan ölçümlerde de benzer sonuçlara ulaşılmıştır. Davanın yakında davacılar lehine sonuçlanması ve şirketin suçlu bulunması beklenilmektedir.  Bu durumda Atikhisar Barajı ciddi bir ağır metal kirliliği ile karşı karşıya kalacaktır. Çanakkale Halkı’nın tek içme suyunun da kirlenecek olması Çanakkale halkının ciddi sağlık sorunları ile karşı karşıya kalmasına neden olacaktır“ şeklinde konuştu.

“Bölgede tarım ve hayvancılık yapılamaz hale gelecektir”

İlgili projede doğanında çok ciddi tahrip edileceğini vurgulayan Başkan Kütüklü, “Projenin gerçekleştirilmesi planlanan ÇED alanında 92.79 ha kısmı orman alanı, 22 ha kısmı tarım alanı, 0,84 ha’lık kısmı ise hazine arazisi bulunmaktadır.  Altın madeni faaliyetinin gerçekleşmesi halinde, 92.79 ha orman alanı kesilecek, 22 ha. Tarım alanları köylülerden ya satın alınacak, ya zorla kamulaştırılacak ve yok edilecektir. Bölgede tarım ve hayvancılık yapılamaz hale gelecektir.  Devasa cehennem çukurları açılacak ve yoğun ağır metaller ihtiva eden pasa yığınları meydana gelecektir. Oluşması muhtemel asit maden drenajları ile yeraltı ve yer üstü suları, Değirmen Deresi, Sarıçay ve Çanakkale halkının tek içme su kaynağı olan Atikhisar Barajı etkilenecektir. Projenin ÇED alanı içinde 3. derece arkeolojik sit alanı, proje ÇED alanına 350 m. mesafede ise 1. derece arkeolojik sit alanı bulunmaktadır. Geleceğe miras kültürel varlıklarımız da projeden olumsuz etkilenecektir. Projede hiçbir kamu yararı bulunmamaktadır. Ayrıca, proje yakınlarında ve Kazdağı yöresinde çok sayıda metalik madencilik bulunmakta olup % 79’a varan bu oran, tüm Kazdağları’nın ölüm fermanı olacaktır. Projenin akibetine kadar verecek olan Bakanlığın önünden yetkililere sesleniyoruz: Çanakkale halkının, sivil toplum örgütlerinin projeye yönelik itirazlarını dikkate alın. Koza Madencilik Karapınar Altın Gümüş Madeni Projesi için ÇED sürecini sonlandırın ve projeyi şirkete iade edin” ifadelerini kullandı.

Muhabir: Ogün İnal