Türkiye genelindeki yüksek enflasyon ve ekonomik krizin sebep olduğu konut kiralarındaki artış, Çanakkale'de de yaşanıyor. Çanakkale'de yaşanan kira artışları, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi'ne kayıt yaptıran öğrenciler için de ev bulma sürecini zorlaştırıyor. 1 Temmuz'dan itibaren kiralarda uygulanan yeni düzenlemede yüzde 25'lik zam sınırlaması kaldırıldı ve TEFE-TÜFE endeksinin baz alınmasını sağladı.
Bu kapsamda Çanakkale’deki emlak piyasasını değerlendiren Tüm Girişimci Emlak Müşavirleri Derneği (TÜGEM) Çanakkale İl Başkanı Mustafa Alptuğ Akkoca, kiralık ve satılık evlere ilişkin önemli tespitler yaptı. Akkoca yaptığı değerlendirmelerde kiralık ev bulmak zorlaşırken, satılık evlerde hareketliliğin azaldığını ifade etti.
"Neredeyse hiç ilan bulamamasına sebep oluyor"
Konut arzında dönemsel sorunlar yaşandığını belirten TÜGEM Çanakkale İl Başkanı Mustafa Alptuğ Akkoca, "Özellikle tayin dönemlerinde, yeni yuva kuran gençlerin düğün sezonlarında ve pek tabi deprem etkisiyle konut arzında dönemsel sorunlar yaşanmakta. Bunu açacak olursak, tayin döneminde olan memurların kente göç etmesiyle birlikte imkanı olanların gittiği kentten mülk alması beklenen bir durum olsa da, konut finansmanının yani konut kredilerinin kapalı ya da yüksek faiz oranlı olması sebebiyle kiralık daireye yönelimin ve talebin artması söz konusu oluyor. Deprem etkisiyle talebin şekli eski yapıların tercih edilmemesi ve daha çok yeni yapıların tercih edilmesi sonucuyla birleşince talebin arzı köşeye sıkıştırdığı ve yeni yapıdaki mülk sahiplerinin daha yüksek tutarlarda kira beklentisine ulaştıkları görünüyor. Bu da bireysel yaşamanın dışında bir aile hayatıyla arayışta olan kiracıların genel anlamda 2+1 ve 3+1 daire arayışı esnasında bazı dönemlerde neredeyse hiç ilan bulamamasına sebep oluyor” dedi.
"Diğer pazarlık ve uzlaşma yöntemleri etkili oluyor"
Akkoca, Çanakkale merkez için yaptığı değerlendirmede özellikle seçim sonrası dönemde konut satışındaki hareketliliğin geçmiş dönemlerdeki gibi olmadığını söyleyebildiklerini belirterek şu ifadeleri kullandı:
"Fakat bu konut satılmıyor anlamına da gelmemeli. Çünkü piyasada çok net görülen bir şey de doğru fiyatlı konutların çok hızlı alıcı bulabilmesidir. Bu gibi dönemlerde vatandaşlar konutların satılmaması bekler, yüksek faiz getirisi birçok vatandaşın ve yatırımcının aklını çelecek tutarlara ulaştığı için. Ama okurlarımızın da fark ettiğini düşündüğüm bu konuyla ilintili bir diğer değişken konut fiyatlarının hala artmaya devam etmesidir. Birçok satıcı, müteahhit ya da emlak danışmanının konut fiyatlarındaki yükselişe rağmen konut satışı yapabilmelerinin ardında ise konut kredilerinin yok denecek kadar az olduğu ya da yüksek oranlı olduğu bu dönemde vatandaşın alım kararı ardından kullandığı diğer pazarlık ve uzlaşma yöntemleri etkili oluyor. Örneğin çokça takas teklifi, araba + nakit, daire üstüne nakit gibi pazarlıkların ve anlaşmaların olduğu bir dönem yaşıyoruz. Elbette nakiti olan alıcıların daha rahat hareket ettiği daha düşük teklifler verdiği ve daha sıkı pazarlık yaptığı bir dönemdeyiz. Alıcı piyasasında olduğumuzu bilen herkesin bu çizgilerde adımlar atarak aşabileceği piyasanın nazlı olduğu bir dönem olsa da ev satışlarının durmadığı devam ettiğini söyleyebilirim"
"Kiralama, kiracı ve ev sahibi arasındaki bütün dengeyi altüst etmiştir"
Akkoca, ev kiralama fiyatlarını artma sebeplerine yönelik de değerlendirmeler yaptı. Akkoca konuya ilişkin değerlendirmesinde “Bunu bir barajın kapaklarının açılmasına benzetebilirsiniz. Bir şeyi ne kadar baskılarsanız o kadar dikkati ve odağı onun üzerine toplarsınız. Kira artış limiti uygulaması maalesef Türkiye’nin kiralama, kiracı ve ev sahibi arasındaki bütün dengeyi altüst etmiştir. Bu uygulamadan dönülmesinin çok önemli olduğunu defalarca mesleki kuruluşlar ve temsilciler dile getirmiştik ama geç de olsa bu uygulamanın son buluyor olması piyasa dengelerinin kısa sürede oluşmayacağını bilsek de orta vadede dengenin sağlanacağını umuyoruz" ifadelerini kullandı.
