1 Kasım tarihinde yürürlüğe giren Aile Hekimliği Ödeme ve Sözleşme Yönetmeliği sebebiyle grev kararı alan aile hekimleri, 2-6 Aralık tarihleri aralığında iş bırakacak.
5-7 Kasım aralığında 3 günlük görev bırakarak, Aile Hekimliği Ödeme ve Sözleşme Yönetmeliği'nde yer alan maddelere tepki olarak yapılan grevden sonuç alınmaması halinde aralık ayında da iş bırakacağını duyurudan aile hekimlere bu kez 5 günlük greve gidiyor. Türkiye genelinde olduğu gibi Çanakkale’de de 2-6 Aralık tarihleri arasında aile hekimleri hasta bakmayacak.
Çanakkale Aile Hekimleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doktor Özgür Alavcı yaptığı açıklamada, “Bilindiği üzere 5-6-7 Kasım 2024 tarihlerinde 3 günlük iş bırakma eylemi yapmıştık. Sorunlarımızın çözümü ve yeni çıkan yönetmelikte yer alan meslek onuruna ve halkımızın sağlığına olumsuz etkileri olduğunu bildiğimiz maddelerde değişiklik olmayacağı bilgisi bakanlık yetkililerinin ilk ağızdan dile getirildi. Bu sebepten dolayı 2-6 Aralık tarihlerinde Aile Hekimleri Federasyonu, STK'larımız ve Sendikalarımız tarafınca iş bırakma kararı alınmıştır.
Bakanlık açık açık, meslek onurunu ve insan faktörünü hiçe sayarak, hastaya bak ama çok da bakma, hasta sana çok gelirse maaşını keserim, hastaneye giderse de maaşını keserim, antibiyotik, ağrı kesici yazarsan da maaşını keserim, hastanın hastalığını tedavi edip etmemen önemsiz, hastanın istatistiki bilgilerini benim gösterdiğin sisteme girmezsen hem maaşını keserim hem işten atarım, hastaya verdiğin hizmetin kalitesi beni ilgilendirmez, hasta memnun olmazsa maaşını keserim gibi abesle iştigal bir tutum sergilemektedir. Görüldüğü üzere sistemdeki aksaklıkların sorumluluğu dahili olsa da olmasa da bütün sorumluluk ve yükü Aile Hekimlerine yüklenmiştir. Bütün bunları hazırlayanlar, sahadan habersiz bir şekilde sadece bakanlık koltuğundan ekrandaki rakamlar üzerinden aldıkları verilerle hazırlamış ve hiçbir şekilde sahanın fikri sorulmamıştır. Bizler, hastalarımızı doğumdan okula, evlilikten kronik hastalıklarına ve ebediyete kadar yakın takip eden, hastalarımızın her türlü sağlık ihtiyaçlarında başvurabilecekleri ilk durak olmamız sebebiyle insanlarla iç içe çalışan bir meslek grubuyuz. Hiç şüphe yoktur ki halkımız bize yapılan eziyeti açık açık görüyor, sebebini anlamıyor ve en az bizim kadar kızgındır. Bakanlık bunu ekranlardan göremez.
Daha en önemli sorunumuz olan sağlıkta şiddete çözüm bulamayan bakanlık, ASM binası yapamadığı için apartman altlarında bodrum katlarda hizmet vermek zorunda kalan Aile Hekimlerinin çalışma düzenini amacı bilinmeyen, hastaya kanıtlanabilir hiçbir faydası olmayan, amaçsız düzenlemelerle sistemi bozmaktadır. Unutmayın bunun sorumlusu Aile Hekimleri veya Aile Sağlığı Çalışanları değil bakanlığın ta kendisidir.
Son düzenleme ile aile sağlığı merkezlerinde geleneksel tıp uygulamaları uygulanabileceği, bunun ücreti mukabilinde Aile Hekimleri tarafından yapılabileceği komisyondan geçmiş, meclise sunulacaktır. Bütün bunlar birlikte değerlendirildiğinde, bakanlık Aile Sağlığı Merkezleri’ni devletimizin birinci basamak sağlık hizmetini veren kurumlar olmaktan çıkarıp, müşteriye hizmet veren özel birer sağlık ticarethanelerine dönüştürmeyi istemektedir. Biz tüccar değiliz, hastalarımız müşteri değil. Sağlık bizim nezdimizde performans gibi, müşteri memnuniyeti gibi, para gibi popülist politikalara alet edilemeyecek kadar kutsal bir kurumdur. Biz sadece etik değerler çerçevesinde kendi işimizi yapmak istemekteyiz. Şu anlaşılmalıdır ki bizim sıkıntımız hiçbir zaman para olmadı. Mesleki onurumuz, hastalarımıza deontoloji çerçevesinde etik yaklaşım her zaman önceliğimizdir” ifadelerine yer verdi.