Parion Antik Kenti’ndeki çalışmalar çerçevesinde 2008 yılında başlanarak, 2015 yılına kadar sürdürülen kazı çalışmaları ile tamamen ortaya çıkarılan ve yerleştirildiği topoğrafya nedeniyle Yamaç Hamamı olarak adlandırılan Roma Hamamı’nın kuzey batısındaki terleme odası (laconicum) restorasyon ekibi tarafından bu yılki kazı çalışmaları sırasında aslına uygun şekilde restore edildi.
Bu yıl Parion kazılarındaki çalışmaların yanında restorasyon ve konservasyon çalışmalarının da yapıldığını belirten Atatürk Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Parion Kazı Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Hasan Kasapoğlu, “2008 yılında kazı çalışmalarını başlattığımız ve geçtiğimiz yıllarda tamamladığımız Yamaç Hamamı’nda bir restorasyon çalışması yapıldı. Yamaç Hamamı, Batı Anadolu Hamam terminolojisinde özel yere sahip kompleks bir yapı. Bu hamam Batı Anadolu’daki genel hamam terminolojisinden şu yönden ayrılıyor. Hamamın Kuzey Batı’sında yer alan bir terleme odası, terminolojideki adıyla laconicum olarak adlandırabileceğimiz bir bölüm var. Biz kazı çalışmaları sırasında bu laconicumun hipokaust sistemiyle ısıtılan alt bölümünü ortaya çıkarmıştık. Bu bölüm tamamen iç kısma doğru çökmüştü. Bu laconicum bölümünün zemini restorasyon ekibi tarafından uygun metodolojiyle kaldırıldı ve daha sonra alt kısma ahşap bir konstrüksiyon taşıma altlığı yerleştirildi.
Daha sonra tekrar yeniden kurgulandı. Bu yıl da bu hipokaust sisteminin üzerini örten asma zemini taşıyan ve pilae olarak adlandırlan ayakların restorasyonu tamamlanarak, orijinal konumlarına yerleştirildi ve böylece unik niteliğe sahip olan bu terleme odası (laconicum)’nın restorasyonu tamamlanmış oldu. İlk inşa evresi ortalama Millattan Sonra 1’inci yüzyılın ikinci yarısı, yani günümüzden 1900-1950 yıl öncesine tarihlenen bir hamam. Küçük, minimal ölçülerde ama yansıtmış olduğu mimariyle Batı Anadolu için özel bir yere sahip. Hamamın en önemli unsuru da laconicum dediğimiz bu terleme odasının varlığından geliyor. Biz de bu unik veriyi uygun, bilimsel metodolojiyle restorasyonunu yapıp, üzerini geçici koruma örtüsüyle kapatmış olduk. Ayrıca bu yapıya girişi sağlayan asma giriş, köprü ile alan ziyaretçiler tarafından gezilebilir bir hale getirildi” dedi.
Editör: Boğaz Gazetesi