6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında, tüketiciler ile satıcı ve sağlayıcılar arasında yaşanan uyuşmazlıkların adil, hızlı, basit ve olabilecek en az masrafla çözüme kavuşturulması amacıyla il merkezlerinde ve belirlenen ilçe merkezlerinde faaliyet gösteren Tüketici Hakem Heyetlerine yapılacak başvurularda uyulması zorunlu parasal sınırlar, 1 Ocak 2025’ten itibaren geçerli olmak üzere, yeniden değerleme oranında artırıldı. Ticaret Bakanlığı tarafından hazırlanan “6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 68 inci ve Tüketici Hakem Heyetleri Yönetmeliğinin 6 ncı Maddelerinde Yer Alan Parasal Sınırların Artırılmasına İlişkin Tebliğ” 20/12/2024 tarihli ve 32758 sayılı Resmi Gazete’de yayımlandı. Düzenlemeyle, tüketici hakem heyetlerine yapılacak başvurularda uyulması zorunlu parasal sınırlar, 1 Ocak 2025’ten itibaren uygulanmak üzere, 2024 yılı için belirlenen % 43,93’lük yeniden değerleme oranına göre tekrar belirlendi. 2025 yılı için değeri 149.000 (yüz kırk dokuz bin) Türk Lirasının altında bulunan tüketici uyuşmazlıklarında, İl veya İlçe Tüketici Hakem Heyetlerine başvuru yapılabilecek. Konu ile ilgili bilgi veren Tüketici Koruma Derneği (TÜKODER) Çanakkale Şube Başkanı Ali Rıza Berkit şu ifadelere yer verdi. “6502 sayılı tüketici yasasına göre tüketiciler haklarını bir mahkeme Bir de hakem heyetleri aracılığıyla arıyorlar. 2025 yılında tüketicilerin Hak arama üst sınırı 149.000 liraya çıktı 2023'te 104.000 liraydı. Ne demek bu, ürün sağlayıcısı olan esnafla tüketici arasında çıkan sorunların en üst rakamı 149.000 TL yani tüketici bir alışveriş yaptı 149.000TL’ye kadar yapılan alışverişlerde sorun çıkarsa ayıplı ürün durumu oluşursa tüketici bunu hakem heyetine başvurabiliyor. Hakem heyetleri bildiğiniz gibi hiçbir şekilde harç veya benzeri bir para almıyor, işlemleri ücretsiz yapıyor.” dedi.
O Uygulama 2026 Yılında Uygulanmaya Başlanacak
İnternet alışverişlerinde iade hakkının kalması ile ilgili yönetmeliğin yürürlüye girme tarihinin yanış anlaşıldığını ifade ede Berkit “2025 yılında tüketicilerin beklentileri var. Beklentileri var ama hep birlikte yaşadığımız gibi ciddi sorunlar da var. Tüketiciler satın aldığı hem ürünlerde hem de hizmette kusurlu ayıplı hizmetler alıyor. Bu anlamda son günlerde ulusal basına çıkan tüketicinin aleyhine çıkan bir yönetmelikle ilgili yanlış algılama oldu bunu düzeltmek istiyorum. Elektronik aletlerde yani cep telefonu, bilgisayar tablet Hatta motosiklet de var bu kapsamda. Bu tür ürünlerin uzaktan yapılan alışverişlerde yani internet alışverişlerinde14 gün içinde hiçbir neden göstermeden cayma hakkı vardı. Bu durum zaman zaman satıcıları da sağlayıcıları zor durumda bıraktı. Çünkü vatandaş cep telefonunun kutusunu açıyor, kullanıyor ve 14 gün içinde de geri iade ediyor. Bu iadeyi’ de hiçbir neden göstermeden yapabiliyor. Tabi bu durumda satıcı ya da sağlayıcı açılmış kullanılmış cep telefonunu geri aldığı için o telefon 2. el telefon durumuna düşüyor. Bu nedenle yapılan yapılan yönetmelik değişikliğinde internetten yapılan alışverişlerin geri iadesi yapılamayacak. Bu yönetmelik değişikliği 1 Ocak 2025'ten geçerli diye kamuoyuna yansıdı. Bu yönetmelik değişikliği 1 Ocak 2026 tarihinde yürürlüye girerek uygulanmaya başlanacak.
Tüketiciye Hiçbir Faydası Olmayan Kış Saati Uygulamasına Yeniden Geçilmeli
Berkit, kış sastı uygulamasına geçilmemesi toplumun tüm kesimlerini olumsuz etkilediğini ve hiçbir faydasının olmadığınıını bizzat yaşayarak deneyimlediğimizi belirterek “Güncel bir olay ile ilgili olarak defalarca basın aracılığı ile uyarı yapılmasına rağmen Kış saat uygulaması hala geçilmedi ve bu tüketicileri çok zor durumda bırakıyor. 10 yılı geçen bu uygulamayı bizzat yaşayarak tecrübe ettik ve öğrendik ki bu saat uygulamasının toplumun hiç kimseye faydası yok. Saat uygulamasına geçilmemesi elektrik tasarrufuna ne yaşam biçimimize hiç bir faydası yok. Bence siyasilerin bu konuda kamuoyu oluşturup Çağrı yapması lazım. Miilletvekillerine, siyasi parti il başkanları hem muhalefet ve iktidar hiç kimse ayırmadan bu konuda kesinlikle kamu oluşturup kış saati veya bir başka bir deyimde Yaz saat uygulamasına geçirmesini istiyoruz.Bu uygulamada sabah namazı 07.25‘ te okunuyor. İnsanlar en önemlisi de okula giden çocuklarımız ki bu öğrenciler arasında yaşı küçük olan öğrencilerde var sabah saat 07.30 ya karanlıkta yollara çıkıyorlar. Bu durumdan hayvanlar bile etkilenmiş durumda. Gece karanlığındaki insan hareketliliğinden dolayı kuşlar bile bu erkenden kalkmış oluyorlar. Bu anlamda saat uygulaması toplumsal bir sorun.”dedi.
Bizleri Temsil Edenler Sorunlarımızı Dile Getirmeli
Berkit , siyasilere de seslenerek, tüm toplumu ilgilendiren tüketiciyi bilgilendiren tüketiciyi zorlayan her konuda aktif olmaları ve korumaları gerektiğini de hatırlatarak şunları söyledi. “Genel anamda tüketici yasasına göre iki türlü durum vardır. Bir Ayıplı mal bir de ayıplı hizmet. Siyasilere de buradan şunu söylemek istiyorum. Siyasilerin Bundan böyle bizim tüketicilerin yaşamını kolaylaştıracak söylemlerde bulunması lazım. bunlarla ilgili mücadele etmeleri lazım. Bununla ilgili Çağrı yapmaları, açıklama da bulunmaları lazım Mesela son günlerde siyasilerden bu tür konularda tüm tüketicilere yada toplumun tüm kesimlerini ilgilendiren, bize dokunan bizim yaşamımızı kolaylaştır söylemler duyamıyoruz dinleyemiyoruz. çok Bu konuda Somut örnekler var. Örneğin araç muayene istasyonları. Kamusal mı ? özel mi ? o belli değil Ama her sene araç muayene ücretlerini devlet belirliyor. Belirlenen Araç Muayene ücretleri çok pahalı. Siyasilerin bununla ilgili bir çaba sarf etmesi lazım. Araç muayenelerinin yapıldığı yerler ya tekrar rekabete açılsın ya da kamulaştırılsın eskisi gibi karayollarına verilsin. Bir başka konu ise elektrik fiyatları. Elektrik Fiyatlarındaki düzenleme ile Şubat ayından itibaren 1000 TL’yi geçen elektrik faturalarının iki katına fiyatlandırılacağı konuşuluyor. Bu konuda siyasilerin açıklama yapması bilgilendirmesi gerekiyor. “
