Normalleşme süreci kapsamı içerisinde turizm sektörünün de yeniden kapılarını müşterilerine açmak için hazırlanması sonrasında tercih noktalarından biri olacak Çanakkale’de salgının artacağı yönünde korkular oluştu. Bu konuda açıklamada bulunan ÇATOD Başkanı Armağan Aydeğer, yüksek hijyen ve dezenfeksiyon işlemlerinin tesislerde uygulandığını söyledi.

Şehirlerarası seyahat engelinin kaldırılması ve turizm tesislerinin belli kurallar çerçevesinde yeniden hizmete açılması ile vatandaşlar arasında çeşitli konuların konuşulmasına neden oldu. Özellikle yaz aylarında turizm anlamında çok fazla misafiri ağırlayan Çanakkale’de salgının yayılması korkusunun ortaya çıkmasının ardından konu ile ilgili olarak Çanakkale Turistik Otelciler Derneği (ÇATOD) Başkanı Armağan Aydeğer değerlendirmede bulundu.

“ÇOK HASSASİYET VE TAKİP EDİLMESİ GEREKEN BİR KONU”
Aydeğer, “Koronavirüsle normalleşme sürecine karşı olarak yayınlanan genelgelerle birlikte başta turizm işletmelerimiz birçok tedbiri hazır ederek işletmelerini açmak durumunda. Bunların içerisinde üç temel kural var. Bir tanesi yüksek hijyen ve dezenfeksiyon. Tüm işletmelerin bu süreçte daha olumsuz bir durumun oluşmaması adına çok hassasiyet ve takip edilmesi gereken bir konu. İkinci konu sosyal mesafe. İşletme içerisindeki, oturum düzenlemeleri, sosyal mesafe olan bir buçuk metre kuralına, yani iki masa arası, iki şezlong arası, iki oturma grubu arasındaki asgari mesafenin bir buçuk metre olarak kullanılması ve yine hizmet verecek olan personelin mutlak suretle maske, mümkünse siperlik, eldivenle hizmetini yürütüyor olması, bunların haricinde de özellikle yemek servisiyle alakalı masaların üzerlerinde kullanılacak olan menaj takımı dediğimiz, servis ürünlerinin misafir olmadığı süre içerisinde masada bulunmaması, misafirle birlikte konularak malzemelerin temizliklerinin sıklıkla gerçekleştirilmeli. Misafirler oturmadan önce oturacakları masa ve sandalyelerle ilgili hijyen işlemlerini sürekli yapılmalı. Misafirlerle alakalı olarak özellikle girişte ateş ölçerle, ateşlerinin durumunun ölçülmeli. Olağan dışı, ateşin 38 derece ve üzerinde olması halinde bu durumun ilgili kurumlara bildirilmesi, gibi tedbirler şu anda mevcut. Sosyal mesafe, buna bağlı olarak maske takılması ve işletmenin içerisindeki var olan kurallara da misafirlerimizin uyması süreci daha sağlıklı yürümesi açısından önemli” dedi.

“BU SÜREÇ HEPİMİZ İÇİN İLK DENEYİM”
“Yeni sürecin misafir beklentileri ve buradaki uyulması gereken zorunluluklarla birlikte bu işletmelerin üzerinde, işletmenin yapılış biçiminde ciddi bir maliyet üretiyor. Hep birlikte gözlemleyeceğiz. Bu süreç hepimiz için ilk deneyim” diyen Aydeğer, “Bu zor süreci hep birlikte aşmanın gayreti içerisinde olacağız. Çanakkale’deki işletmelerimiz Covid-19 sonrasındaki normalleşme sürecindeki alınacak tedbirlerde oldukça hassas davranıyorlar. Tüm işletmeler, özellikle konaklama işletmeleri hijyen, dezenfeksiyon, sosyal mesafe ve personelin eğitilmesi konusunda çok sayıda hummalı çalışma yürütüyorlar. Bu nedenle tüm tüketicilerin özellikle Çanakkale bölgesindeki tesislere güvenmelerini, bu tesislerde yapacakları seyahat, dinlenme, eğlencelerde de burada gönül rahatlığıyla bulunulabileceklerini ifade etmek istiyorum” şeklinde konuştu.

“BU SÜRECİ HEP BİRLİKTE, SAĞDUYUYLA VE AKILLAR YÜRÜTECEĞİZ”
Başkan Aydeğer, Çanakkale’nin büyükşehirlere olan yakınlığının önemli olduğunu söyleyerek, “Bunlardan en önemlisi İstanbul’a olan yakınlığı ve insanların bu süreçle ilgisi daha doğal, huzurlu, küçük şehirlere olan ilgisinin artması, araçla olan seyahat trafiğinin daha çok tercih edilmesi Çanakkale’yi ön planda tutuyor. Ümit ediyoruz böyle bir süreçte Çanakkale’de olumlu olarak etkilenir. Hiç kimse unutmasın hepimiz aynı gemideyiz. İstanbul’dan gelen de bizim insanımız veya başka bir ilden gelen de bizim insanımız. Bu süreci hep birlikte, sağduyuyla ve akıllar yürüteceğiz. ‘O turist gelmesin’, ‘bu turist gitmesin’ şeklinde gerçeklikten, sağduyudan uzak hareketlerin bizleri doğru yerlere taşıyacağını düşünmüyorum. Burada kamu otoritelerinin almış olduğu tedbirler çerçevesinde işletmelerin uyması gereken genelge açık ve net bir şekilde ifade edilmiş” diye belirtti.

GÜNAH KEÇİSİ ARAMAYA GEREK YOK
Aydeğer, konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “Bununla ilgili olan tüm işletmelerimiz sağduyuyla ve tamamen iyi niyet çerçevesinde ellerinden gelen gayreti yapıyorlar. Bu sektörde yüz binlerce arkadaşımız bir şekilde üç buçuk aydır çok zor bir süreç atlatmaya çalışıyor. Bundan sonrada gelecek olan işlerle ilgili en azından bir damla misafir olduğunda hepsi cansiperane mücadele ediyorlar. Bu sezon Eylül, Ekim gibi yaz turizmi sezonu tamamlanmış olacak. Burada işletmelerin çalışabileceği 3 aylık bir süre var. Bu 3 aylık süreyi de tüm işletmeler en verimli bir şekilde geçirmek için tüm tedbirlerini en üst seviyede alarak hizmetini gerçekleştirecek. Onun için hiçbir şekilde korku, panik havası yaratılmasına kesinlikle doğru bulmuyorum. Tabii ki bu durumla ilgili tıbbı mücadelesi ve bununla ilgili tedbirler en üst seviyede gerçekleştiriliyor. İşletmelerde bununla alakalı genelgeleri en hassasiyetle yürütüyorlar. Bir diğer taraftan hayatın ekonomik gerçekleri var. Bu ekonomik gerçekler ilerleyen süreçte çok daha büyük sorunlara sebebiyet verebilir. Devletimizin açıkladığı genelgelere uyaraktan yapacağımız olan tüm faaliyetlerde, gelecek olan talepleri elimizden geldiğince en iyi şekilde değerlendirmek ve bunlarla ilgili mücadele etmeye devam edeceğiz. Herkesin içi rahat olsun. Gelecek olan insanlarımızın bu virüsü buraya taşıyacağı ile ilgili konu başka bir vesileyle de gerçekleşebilir. Bu konu illaki bir turizm adı altında bir günah keçisi aramaya kimsenin gereği olmadığını düşünüyorum.”

Gülçin AKIN
Editör: Boğaz Gazetesi