Cerrahi seçenek, hastanın elinde kalan son seçenektir. Hangi hastaları ameliyat edebiliriz, ameliyat edemeyiz, çok net kararlarla belirtilmiş durumda. Hastayı ameliyat etme gerekçeniz zaten zayıfsa bu affedilemez bir durum. Ameliyat hastayı zayıflatmıyor ameliyatla birlikte uyacağı bir yaşam disiplini hastayı zayıflatıyor. Ameliyat oldum, oturayım, kilo vereyim böyle bir dünya yok” dedi.
Türkiye ve dünyada giderek artan birçok başka hastalığa da neden olan obeziteye karşı uzmanlar, sağlıklı beslenme ve sporun önemine dikkat çekiyor. Obezitede multidisipliner yaklaşımlarla kişinin değerlendirilmesinin ardından ameliyat kararı verilebileceğini belirtiliyor. Gerekli değerlendirmeler yapılmadan ameliyat düşüncesinin istenmeyen ve geri dönüşümsüz durumlara yol açabileceği ifade edilirken Medipol Mega Üniversite Hastanesi’nden Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Yaşar Özdenkaya, cerrahinin son seçenek olarak düşülmesi gerektiğini söyledi. Doç. Dr. Yaşar Özdenkaya, obezite durumunda yapılması gerekenleri sıralarken, vatandaşlara önemli uyarılarda bulundu.

“Cerrahi, hastanın elinde kalan son seçenektir”
Obezitenin dünya üzerinde büyük bir sorun olarak çok sayıda kişiyi etkilediğini ifade eden Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Yaşar Özdenkaya, “Geçmişten beri obezite bütün toplumların sorunu ve giderek de artmakta. Bunu çözmek için hem ilaç endüstrisi hem de tıp çare üretmeye devam ediyor. Son zamanlarda özellikle cerrahi yöntemlerdeki başarıyı görünce insanların buraya doğru bir meyli oldu. Etkili bir tedavi olduğu, sonuçlarını da gördüklerini için kişiler hızlıca cerrahi karar almaya çalışıyor. Aslında bu işler için olması gereken kararlar çok net, hangi hastaları ameliyat edebiliriz, ameliyat edemeyiz çok net kararlarla belirtilmiş durumda. Son birkaç yıldır kilo problemi olan bir insanın direkt cerrahiyle sorunu çözülmeye çalışılmamalı, en az 5 yıllık ne yaparsa yapsın kilo verememe geçmişi olması lazım. Cerrahi seçenek, hastanın elinde kalan son seçenektir, diyetini, sporunu yaptıktan profesyonel bir destek aldıktan sonra bazen yeme bozukluğu olan insanların psikiyatri desteklerinden sonra bunlar çözülebiliyor. Yapılması gereken tıbbi olarak cerrahi haricinde her şey yapıldıktan sonra eğer bir sonuca ulaşılamadıysa cerrahi tabi ki düşünülebilir” dedi.

“Ne olursa olsun gelin, sizi ameliyat edeyim’ derseniz problem başlar”
Hastaların kilo problemi yaşadığında ilk tercihin cerrahi olmaması gerektiğini söyleyen Doç. Dr. Yaşar Özdenkaya sözlerine şöyle devam etti: “Çok genç hastalara özellikle cerrahi yöntem dışında başlamalarını öneriyorum, onları ikna etmeye çalışıyorum. Bazıları bunu makul karşılıyor bazıları çekip gidip başka yerde çözüm üretiyorlar. Bu durumdaki hastalarla tek başına bir cerrahi yaklaşım ya da konuşma sorunu çözmüyor. Multidisipliner yaklaşık gerekli, psikiyatri, uzman bir diyetisyen görüşü mutlaka alınması gerekiyor. Obezite cerrahisini yürüten kurumların mutlaka psikiyatristi ve uzman diyetisyeni de olmak durumunda. Hangi hastayı ameliyat etmen gerektiğine karar verip hastayla da bu konuyla ilgili başına gelme olasılığı olan şeyleri konuşursanız herkes bu işi makul karşılar. Ama ameliyat edilmemesi gereken bir hastayı ameliyat edip de bir sorun yaşarsanız bunun savunulacak hiçbir tarafı kalmaz. Dolayısıyla hastayı ameliyat etmeye karar verdiğinizde elinizdeki gerekçelerin hepsinin sağlam olması lazım. Hastayı ameliyat etme gerekçen zaten zayıfsa bu affedilemez bir durum. Bu özellikle vücut kitle indeksi üzerinden konuşulması gereken bir durum. Kronik hastalıklar, diyabet, uyku apne sendromu, ağır kolesterol yükseklikleri olan hastalar için aslında ciddi seçenekler, kilo vermek cerrahi yöntemler dışında da başarılabilecek bir şey. Bütün seçenekleri tükettikten sonra bence cerrahi düşünmek en doğru olur. Ameliyat hastayı zayıflatmıyor ameliyatla birlikte uyacağı bir yaşam disiplini hastayı zayıflatıyor. Yine bir diyet içerisinde olacak, az, sık beslenecek, hastanın bazı şeyleri özellikle yapması gerekecek. ‘Ameliyat oldum, oturayım, kilo vereyim’ böyle bir dünya yok”
Editör: Boğaz Gazetesi