“Balık o kadar güçlüydü ki beni açıklara sürüklemeye başladı”
Turan dev akya avı macerasını şu sözlerle anlattı; “Fırtınalı bir sabaha uyandığımda dalışa gitmekten vazgeçmiştim. Saat 12:00’ye geldiğinde balkona çıkarak havayı kontrol ettim ve dalışa gitmeye karar verdim, içimden bir his beni adeta denizlere gitmem için zorluyordu. Sahile geldiğimde sert poyraz denizleri bembeyaz köpürtüyordu, kıyıdan denize zor girdim. Hızlıca açığa palet vurdum. Bir kaç dalıştan sonra yaptığım dalışta orta suda bana iki akyanın yaklaştığını gördüm, dev gibiydiler. Göz bebeklerim büyüdü adeta. Büyüklüğüne güveniyorlardı sanki, korkusuzca yanıma kadar geldiler. Hemen yanaktan güzel bir atış yaptım. Buraya kadar her şey çok iyi güzeldi, bundan sonra bir aksiyon bir macera başladı ki anlatılır gibi değil. Balık o kadar güçlüydü ki beni açıklara sürüklemeye başladı. 100 metre ipimin hepsini açmıştı. Bende biraz koparmasın diye arkasından palet vuruyordum. Dev dalgalar beni bir oyana bir bu yana savuruyor, bazen suratıma bir şamar gibi vuruyordu. Boğazın derin karanlık sularında tek başımaydım. O kadar çok büyük dalgalar vardı ki etrafımı bile göremiyordum. Bir ara bir geminin pupasını gördüm korktum, bu dev balık beni gemi yoluna yaklaştırmıştı neredeyse. Öyle çaresizdim ki ne bir badim vardı ikinci atışı yapacak, nede bir botum beni takip edecek. Yapayalnızdım şimdi bu karanlık sularda. Bana bir mucize lazımdı ne yapmalıydım şimdi. Bir anda ip boşa çıktı, balık asılmayı bırakmıştı. Bunu fırsat bilip akıntıları da arkama alarak kıyıya palet vurmaya başladım. Meğer balık kan kaybından kaymış gitmiş. Yaklaşık 2 saat sonra kıyıya çıkardığımda balığın büyüklüğü beni büyülemişti. Güzel ama macera dolu bir av günü bir kez daha benim hatıralarımda yerini aldı.”
Haber: Ersan KÜÇÜKKURU
Editör: Boğaz Gazetesi