İsmini, üretiminin yapıldığı Babakale köyünden alan el yapımı bıçaklar, 1700'lü yılların başında Osmanlı'nın silah ihtiyacını karşılamak üzere Kazakistan'dan getirilen ustalar tarafından üretilmeye başlandı. Kılıç ve kamaların özelliklerini taşıyan bıçaklar, günümüzde sadece Babakale köyünde atölyeleri bulunan Doğan Tosun (50) tarafından üretiliyor. El işçiliğiyle yapılan bıçaklar Türkiye'nin birçok kentinden talep görüyor. Yaklaşan Kurban Bayramı öncesi el yapımı kurban bıçaklarına talep arttı. Siparişleri yetiştirmek için yoğun mesai harcayan Doğan Tosun, tarafından geleneksel yöntemlere uygun günde 2 küçük bıçak yapılır. Bıçağın boyutu büyük ise, 3 günde yapılıyor.
Babakale bıçağının 1730 yılından bu yana köyde devam ettiğini belirten Doğan Tosun, “300 yıldır atalarımızdan kalan bu mesleği devam ettiriyoruz. Ben de dede ve babadan bu mesleği devraldım. 40 yıldır bu işin içindeyim. Kurban Bayramı yaklaştığı için büyük kurban bıçakları yapıyoruz. Kulaklı, boynuz saplı, yüzü dövme çelikten, isteyene göre krom çelikten yapıyoruz. Ama onları belli bir boya kadar yapabiliyoruz. Yüzleri desenli, isteğe göre üstüne isimde yazıyoruz. Son 3 yıldır da şef bıçağı yapıyoruz. Doğrama işinde kullanılıyor. Bu bıçaklara da talep oluyor. Bıçakların üstündeki şekiller, her ustanın kendine göre bir motifi vardır, imza gibi düşünün. Hayvan boğazlama bıçağında bütün hünerimi gösteriyorum. Bıçağın bir diğer yüzünde ise, köyümüz Babakale’yi resmettim. Bıçaktaki motiflerde köyün dağı, limanı, deniz dalgaları ve küçük bir yelkenli tekne koydum. Değişik bir görüntü olsun diye” dedi.
Editör: Boğaz Gazetesi